Egoistlerin en güzel yanı başkaları hakkında konuşmuyor olmaları. -Lucille S. Harper |
|
||||||||||
|
Seval Deniz Karahaliloğlu Dehşet içindeyim! Mısır’da ciddi bir katliam yaşanıyor. “Marat ve Sade” oyununun işaret ettiği gibi “bilinçli olarak, despot yönetim tarafından bir kaos ortamı yaratılıyor”. Asker olaya el koysun istiyorlar. Çünkü, ülke tam bir iç savaşın eşiğinde. Şiddetin boyutları inanılmaz! Tek kelimeyle korkunç. Romantik devrim fikirleri içinde sarhoş olanlar, gerçeği kabul etmek zorundalar. Sokaklardaki şiddetin boyutu iç savaş tablosu çiziyor. Yağma, talan, yıkım, yangın, yaralama, sayısız cinayet ve tecavüzler. Masum insanların üzerine açılan ateş. Sayısız yaralı ve ölen insanlar. Sokakların tek istediği insan gibi yaşamak, aş, iş ve özgürlüktü. Daha iyi bir yarın yaratmak için sokağa çıktılar ama sokağı yönetecek bilinçli bir liderin yokluğu işi başı bozuk bir isyana dönüştürdü. Kaosu, iç savaşı, katliamı, sokaklardaki şiddeti, yıkımı, talanı, kundaklamayı önleyecek devrimi yönetecek, bilinçli bir devrim lideri ve devrim kadrosuna ihtiyaç var. Despot yönetim lidersiz kalabalığın zaafını ve “lidersizlik” kartını gördü ve bu karta oynadı.. “Alternatifsizlik” yaratmaya çalışan despot Hüsnü Mübarek ve gözünü kan bürümüş adamları sokakları kan gölüne çevirmeye kararlı. Ne kadar masum insanın öldüğü Mübarek ve taraftarlarının umuru değil. İç savaş çıkması umurlarında değil. Amaç bir “belirsizlik ortamı yaratarak”, kendi sundukları alternatifi halka kabul ettirmek. Halkı askeri darbeyi “ister hale” getirmeye çalışıyor. Kaos yaratarak, ülkede güvenliği yok ederek, güvenlik açığını askerle kapamayı istiyorlar. Bu nedenle, devrimin başarısızlığa uğramaması için ne yaptığının farkında olan, şiddeti önleyecek, karşı tarafın adımlarını görecek buna karşı bir strateji geliştirecek, çözüm üretebilecek, lider vasfına sahip bir devrim liderine ve iyi bir yönetici ekibin varlığı çok önemli. Bu başıbozukluğu, belirsizliği, alternatifsizliği, kaosu ve iç savaşı önler. Despotun devrildiğini varsayalım. Lidersizlik durumunda, başa şeriat yanlısı Humeyni benzeri bir figürün geçmesi demek durumun eskisinden daha kötü olması demektir. Yani, sokaklara dökülen halkın devrim öncesinde ellerinde olanı da kaybetmeleri demek olacak. İran devrimini anımsayın, devrime omuz veren komünistler, insan hakları temsilcileri, aydınlar, entelektüeller, sanatçılar, yazarlar, gazeteciler, muhalifler, akademisyenler, üniversitelerdeki araştırmacılar ve kadınlar. İlk onca onlar tasfiye edildiler. Sistematik olarak sindirildiler. Direnenler, yok edildi. Sessiz sedasız, devrim karşıtı olmakla suçlanarak öldürüldüler. Kimse sesini çıkaramadı. İtiraz edemedi. Bu insanları savunamadı. Peki, bu insanlar hayatlarını ortaya koyarak bu devrimi neden yaptı? Çocuklarına daha iyi bir yarın bırakabilmek, özgür, laik bir Cumhuriyetle yönetilmek, insanca yaşayabilmek ve özgür olabilmek için canlarını seve seve verdiler. Neden? Humeyni yönetimi başa geçsin diye mi? Aynı şey şimdi Mısır’da sahneleniyor. Belki biraz değişik bir versiyonla sahneye konuyor ama bu sefer sokaklar kaybetsin istemiyoruz. Halk kazansın. Hak ettikleri insanca yaşamı, özgürlüğü ve Laik Cumhuriyeti ülkelerine getirebilsinler ama bunu yapabilmek için çok ciddi bir yapılanmaya ihtiyaç var. Yoksa gözünü kan bürümüş Hüsnü Mübarek gibi canavarlara yem olmamak elde değil. Bu nedenle, “ biz bu devrimi neden yaptık?” dememek için Bu “devrim” nereye gidiyor? Sorusunu çok dikkatle düşünmek lazım!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Seval Deniz Karahaliloğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |