Rüveyda gül misali açtı gönül bahçemde
Dertlerimin ilacı yaprağındaki emde
Kafdağı’nı yurt tuttu nihan oldu didemden
Hasretin adı odur şu kavrulan sinemde.
Aşkın miladı oydu bağrımı yer yer oydu
Rüveyda’dan sonra an sanki derimi soydu
Bir Rüveyda’dan önce bir Rüveyda’dan sonra
Bırakıp gitmeseydi her nefesimiz toydu.
Rüveyda içimize süzüldü yavaş yavaş
O gitti öksüz kaldık bastık bağrımıza taş
Hep meserret bekledik bize sunduğu gamdı
Gül nefesli zamanlar şimdi güllerle sırdaş.
İçimizde bir yerde hâlâ onun sedası
O periyle mümkündür ancak aşkın edası
Uçlarda kanat çırpan bir çakır kuşudur o
Gönlümüzün içinde aşkın has Rüveyda’sı
Ankara, 07.01.2011 İ.K