Herkesin derdi başka. -Orhan Veli |
|
||||||||||
|
AB her ne kadar yeni bir oluşummuş gibi görünse de tarihi, sosyal ve ekonomik alt yapısı uzun yılların emperyalist ve sömürge politikalarının üzerine bina edilmiştir. Dün hasta adam olarak niteledikleri Osmanlı devletinin topraklarını nasıl paylaşmışlarsa şimdi de Atatürk’ün önderliğinde kurulan cumhuriyetimizi AB girmeniz için olmazsa olmaz diye önümüze sürdükleri isteklerle yok etmeye, parçalamaya, kaos ortamında bırakmaya devam ediyorlar. Bildiğiniz gibi Serv anlaşmasında Türkiye yedi dilimli bir pasta halinde kolay lokmalara ayrılmış yutulmayı beklerken ummadıkları bir direnişle karşılaşıp boylarının ölçülerini almışlardı. Direnişin lideri Atatürk söylemeye gerek yok. Anadolu istiklal mücadelesini kazandı ama uygar batının ve onun oyuncağı devletlerin Türk topraklarını öğütme sevdaları hiç eksilmedi. Aksine her fırsatta dünya kamuoyuna sözde komşu ülkelerin Türkiye’den toprak alma hayallerini yansıtan haritalar bilinçli olarak sunuldu. Dost(!) devletlerin yine sözde dost adamları hiç çekinmeden bunu herkesle paylaşıyorlardı. İşte o dost devlet adamlarından Helmut Schmid bir yazısında şöyle demiştir;*”(1) Türkiye’nin Serv ile bölünmemesi bir hata idi. (2)Yunanistan’ ı AB üyeliğine hazırlamak için büyük desteklerde bulunduk ve diğer üyelerden gelen muhalefetlere rağmen üyeliğe aldırdık.” 1981 yılında AB üyesi olan **Yunanistan 1982 yılında Serv anlaşmasında önümüze sunulan haritanın birebir aynısı bir haritaa yayınlar. Yunanistan’ ı üyeliğe alan AB bu haritaya ses bile çıkarmaz. Neden zaten onlarda aynı rüya için uykuya yatmışlardır. Yine Sovyetlerin dağılmasından sonra bağımsızlıklarına kavuşan Ermenistan’ın, eski Suriye yönetimlerinin, kuzey Irak yönetimlerinin basına yansıyan haritaları hep Serv anlaşmasındaki Türkiye’ yi parçalama arzularının günümüze yansımalarıdır. ***1919-1922 işgal yıllarında Yunan ordusu, 1, 5 milyon insanımızı öldürür. 27 şehir, 1400 köy, 160 000 ev yakar. Lozan görüşmelerinde konuyu dile getiren İsmet Paşa Yunanistan’dan bir bedel ister, Yunan devlet adamları buna karşı ses çıkaramazlar ama şöyle demekten de geri durmazlar bu aynı zaman da bir itiraf gibidir; Biz bu kıyımları tek başımıza yapmadık bunu Avrupalılar istedi der ve arkasından Fransa’ dan gelen bir mektubu göstererek zarar tazmin edilecekse onlarında ortak olmasını talep eder. Durum böyle iken hala bizi soykırımla itham etmeleri anlaşılmaz bir ikiyüzlülük değil midir? Bunun cevabı yine aynı kitapta özetle şöyle verilmiş. Soykırım taleplerinin arka planında Serv ile paylarına düşüp te alamadıkları toprakları alma hayalleri yatmaktadır. Karamsarlığa ve korkuya kapılmadan Atatürk’ ün yol gösterici politikalarını anlamaya ve özümsemeye çalışmalıyız. Unutmayın dünya gerçeklerinde dostluk kavramı pek yer almaz. Güçlü iseniz herkes dostunuzdur. *Yrd. Doç.Dr. İsmet GÖRGÜLÜ(ATATÜRK’ E DÖNMEK, sayfa 9) **A.g.e s.10.11.12.13.14 *** A.g.e s.21
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © eyyüp yıldırmış, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |