"İşimden büyük tat aldığımı söylemeliyim." -John Steinbeck |
|
||||||||||
|
- Buyrun, hoşgeldiniz. - Hoşbulduk Kâmuran Abla. - Şöyle buyrun.( Oturmak için yani.) - Nasılsın Müjgân? - İyiyim Kâmuran Abla. Siz nasılsınız Kâmuran Abla ? - Teşekkür ederim, iyiyim. - Sabahleyin nereye gidiyordunuz Kâmuran Abla ? - Öğrencilerle defile provasına gidiyordum. - Çok yoğunsunuz Kâmuran Abla. Size imreniyorum Kâmuran Abla. - Eh işte yapıyoruz birşeyler. Sen işe gitmedin mi bugün? Ah Kâmuran Abla ah ! Ben işten çıkacam Kâmuran Abla. Onun için işe gitmedim Kâmuran Abla. - Ya! Üzüldüm. Neden ? - Hiç sorma Kâmuran Abla. - Hayırdır ? - Çok yoruluyorum Kâmuran Abla. Sabah sekiz, akşam on bir Kâmuran Abla. Sigara, çay molası bile yok Kâmuran Abla . Tuvalete bile gitmeye izin alıyorum Kâmuran Abla. Akşama kadar ayaktayım, bacaklarım varis olacak Kâmuran Abla. - Öyle mi ? Tüh ! Ne olacak işi bırakınca ? - Ah Kâmuran Abla Ah ! Bilmiyom ki ne olacak…Hem iş ağır, hem de yanımdaki arkadaş çok sinir Kâmuran Abla. Benden iki sene sonra işe başladı, bana kafa tutuyo Kâmuran Abla. Hani şu .....ın Güler var ya Kâmuran Abla, işte o Kâmuran Abla. Çok geçimsiz bir kız Kâmuran Abla. İnanın beni sinir etti Kâmuran Abla. - Hayret, iyi bir kıza benziyor o. - Ah Kâmuran Abla ah ! Siz onu bilmezsiniz Kâmuran Abla. Çok terbiyesiz, ukalâ biri Kâmuran Abla. Beni sinir hastası etti Kâmuran Abla. İş yerinde habire sigara içiyo, bi de dumanını yüzüme üflüyo Kâmuran Abla. - Aaaa ! İş yerinde yasak sigara içmek. Eeee ? - E'si o kızı işten attıramayacağıma göre, ben çıkacam Kâmuran Abla. Hem biliyor musun Kâmuran Abla, bizim bölüm sorumlusunun ağzı çok bozuk. Bana hep hakaret ediyo Kâmuran Abla. Üç yıldır bıktım artık Kâmuran Abla. Babacığım sağ olsaydı, ona gösterirdi gününü. - İnan ki çok üzüldüm. - Evet Kâmuran Abla, kaç defa bana fırça attı o kazma Kâmuran Abla. Çok kiloluyum ya Kâmuran Abla, benimle alay ediyo Kâmuran Abla. Ben de kızdım Kâmuran Abla, işi bırakacam Kâmuran Abla. - İyi düşün ama. İşsizlik zor. Bence sabret biraz. - Sabır taşı çatladı Kâmuran Abla. Çalışmaya devam edeyim de ince verem mi olayım Kâmuran Abla? Annem de çık diyo. Ben seni sokakta bulmadım kızım , sana bakarım diyo Kâmuran Abla. Sonra mı? Bu Kâmuran Ablalar bitmedi bir türlü. Yarım saat sonra Müjgân, " Ben gideyim Kâmuran Abla. Hadi görüşürüz Kâmuran Abla. " dedi ve gitti. Ey okur ! Sinir olmakta haklı değil miyim? Haklıysam; " Evet haklısın Kâmuran Abla." deyin. Haksızsam, " Haksızsın Kâmuran Abla." deyin.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |