Bulutlar durmuyor bir haykırış içinde
Gök gürlüyor içimde yankılanan sesle
Şimşek öyle hiddetli çakıyor ki karanlığın
Muştuladığı sinede, gizlenen aşkın sesinde
Lahuti bir ses, kulak çeperlerinim içine
O kadar muazzam bir ahenkle akıyor ki,
Aşkın katrelerini, nihayetini haykırıyordu
Beklediğimiz anın, son zamanını anlatıyordu
Akşam yine bir hüzünle gelmek üzereydi
Nice şamdanların, yaşanan aşkların izinde
Yüreğin her zerresinde onsuz çalan sirende
Gamı hazanın kapısını vuruyordu okunan ezan
Kurtuluşa çağırırken, kapattığımız kulaklar
Hakkı haykırırken, bigane kaldığımız idrakler
Seherler, geceler, yatsılar, akşamlar, ikindiler
Kılınması gereken namazlar, açılamayan eller
Niyazdan uzak gönüller, nedameti bilmeyen diller
Çekilen canlar, cansız bedenler, bir nice cenazeler
Kabrin içinde her şey, toprağın beslediği hayaller,
Nice enler, tükenmeyen enaniyetler ölüme hasretler