Zeytinlerden sızan siyah renklerle,
Senin ellerinden olsun ölümüm.
Tarih sahnesinden kopan cenklerle,
Senin ellerinden olsun ölümüm
İşte indi mecnun, yine çöllere
Yağmur tecelliymiş,döndü sellere
İdam fermanımı vermem ellere
Senin ellerinden olsun ölümüm.
Kirpiklerin oktur ,gözlerim hedef,
Kaşların hançerdir,kalbim bir sedef,
Zülfünün ilmeği boynumda gergef
Senin ellerinden olsun ölümüm.
Değil bozkırlarda koşan atlarla,
Lezzetine doyulmayan tatlarla,
Ne de etten yaradılan putlarla,
Senin ellerinden olsun ölümüm
Bu bir avcı hikayesi değilse,
Bu bir şair kinayesi değilse,
Şu gönlümün ifadesi değilse,
Senin ellerinden olsun ölümüm.
Taze menekşeler artık yeşermez,
Mevsimler bir daha vakti şaşırmaz,
Meçhul ecel ister dilden düşürmez,
Senin ellerinden olsun ölümüm
Müjdat ER