Tarihten öğreniyoruz ki tarihten hiçbir şey öğrenmiyoruz. -Hegel |
|
||||||||||
|
ON DOKUZUNCU BÖLÜM Onun kollarından ayrılmak bir daha ona kavuşamamak gibi bir şeydi. Bütün gece birbirinden ayrılması mümkün olmayan et ve kemik gibiydik. Sabah ezanı okunurken Selma’nın gözlerinde kendimi arıyordum. Ama ara ki bulasın. Sanki ameliyata girecek olan ben değil de oydu. Zaman ilerledikçe gücünü ve cesaretini kaybediyordu. Sabah erkenden kalktık önce Selma’nın istediği işleri hallettik. Hiç olmazsa Selma’yı mutlu etmiştim. Hastaneye vardığımızda da saat ikiye geliyordu. Yan kapıdan girip müracaata baş vurduk. Dosyamı çıkardılar son yapılan testleri de gerekli yerlerden alıp doktoruma verdim. Nihayet üçüncü kattaki odama çıktık. Altmış beş numaralı odada üç yüz on dokuz numaralı yatak benimdi. Eşortmanlarımı giydim. Selma eşyalarımı yerleştirdi. Biraz sonra hemşire geldi. İlk kontrolleri yapıp içmem gereken ilaçları verdi. Ve yarın için yapacağım hazırlıkları anlattı. Hemşire gittikten sonra, Selma Lal’i aradı hastaneye çağırdı. Lal bir saat sonra yanımızdaydı.Gördüğüm kadarıyla bana da bayağı kızgındı. Lal: ... Baba niye ilk karşılaştığımızda bana hasta olduğunu söylemedin? Hasan Cevat: ... Sizleri üzmek istemedim kızım. Zaten senden başka üzülen olacağını da sanmıyorum. Selma ablanda gereken yardımı yapıyor. Bütün işlerimi halletti Lal: ...Sağ ol Selma abla aslında burada ne olursa olsun ailece olmamız lazımdı. Ama olmadı. Ağabeyime de haber verdim gelip gelmeyeceğini bilmiyorum. Selma: ... Baban biraz dinlensin, biz bahçeye çıkalım ağabeyin gelirse karşılarız. Hasan Cevat: ... Gidin güzellerim rahatınıza bakın. Adetim olmadığı halde bir sigara yaktım. Buna çok ihtiyacım vardı.: ... Yakacak mısın Lal? Lal ... İçmiyorum ama bir tane alayım. Paketten bir sigarada lal’e çıkarıp verdim. Acemice dudaklarına yerleştirdi. Yaktım. Kibritin alevinde gözlerinden yağmur gibi gözyaşı aktığını gördüm. Babasını hiç böyle aciz durumda görmemişti. Bana sarıldı hıçkıra, hıçkıra ağlıyordu. / Ağla kızım şimdi ağla inşallah yarın ağlamayız senin kadar ben de korkuyorum Allahım ben ne yaparım ona bir şey olursa / Lal: ...Onu öyle görünce ağlamamak için kendimi zor tuttum. Selma: ... Ya ben Lal ya ben. Günlerdir yanında gülüyorum oynuyorum, Şen şakrak ama sırtını dönünce sesiz, sessiz ağlıyorum. Benim gözyaşı dökmeye dahi hakkım yok. Görmesin üzülmesin diye. Lal ne yap et annenle ağabeyini de buraya gelmeye ikna et. Lal önce annesiyle konuştu ikna edemedi. Ancak yarın ameliyat başladıktan sonra geleceğini söyledi. İşiyle bir sorunu mu varmış neymiş. Ağabeyi de bu ak-şam gelebilirse gelecek gelemezse yarın ameliyattan çıktığında burada yanında olacakmış. Sigaralarımız bitmişti yukarı çıktık. Hasan Cevat dalmak üzereydi bizi görünce yeniden uyandı. Lal: ... Annemle ve ağabeyimle konuştum ikisi de yarın sen ameliyattan çıkarken yanında olacak. Onları bu akşam getiremediğim için çok üzgünüm. Ben bu akşam buradayım. Yarın ameliyathaneye kadar elin avucumda beraber gideceğiz. Selma: ... Üzülme hayatım oradan sağ ve salim olarak çıkacaksın. Beraber geçireceğimiz çok güzel günlerimiz olacak. Seninle Hindistan’a gideceğiz. Çin Seddini göreceğiz.ve daha önemlisi yarın gözlerini açtığında oğ-lunla karını da yanında göreceksin.Ben de bu tabloyu gururla seyredeceğim. Ben bunları kendinden geçip uykuya dalmış bir adama anlatıyordum. Tanrım sesimi duy ne olur. Canım çok acıyor. Lal: ... Abla birazda kendini düşün. O burada şu anda uyuyor. Üzme kendini. Hasan Cevat ameliyata girmeden evvel yapılması gereken temizliği yapmış ilaçlarını içmiş ve yüzünde rahatlamanın verdiği hafif bir tebessümle uyuyordu Lal ve Selma Hasan Cevat’ın yanaklarından hafifçe öpüp bahçeye sigara içmeye indiler. Sabahı uyur uyanık bulduk sekizde hemşire ve hasta bakıcılar geldi, Hasan Cevat’ı sedyeye aldılar.Lal ve ben her iki elini de avucumuza aldık Kimin kime cesaret verdiği önemli değildi. Bir taraftan ben, diğer taraftan Lal konuşuyordu. Hasan Cevat aldığı ilaçların saye-sinde rahat bir şekilde etrafı seyrediyordu böylece ameliyathane’nin kapısına geldik. Hasan cevat: ... Artık ayrılık zamanı geldi. Hiç korkmuyorum Selma senin için geri döneceğim bunu ilk defa istiyorum. Hepiniz için istiyorum. Bu kapıdan içeri girerken hiç kimseye kırgın olmadığımı bilmenizi isterim. Kim bilir belki şu kapının öbür tarafında benim için geri dönemeyeceğim yeni bir hayatın başlangıcı olabilir. Eğer dönmez ve yoluma devam edersem o zaten maceraperest’in biri deyip geçin. Ama beni unutmayın. Lal: ... Sen geri döneceksin baba. Hasan Cevat: ... Muhammedi de görmek isterdim ama kısmet değilmiş. Benim için ağabeyini öp kızım. Hemşire: ... Sizler bekleme salonuna gidin ameliyat biraz sonra başlayacak. Takriben öğleden sonra on beşte sona erecek ameliyat hakkında gelişmeleri şu karşıdaki danışmadaki görevli bayandan alabilirsiniz. Allah Hepimizin yardımcısı olsun. Mehmet efendi kapıyı aç hastayı içeri alalım. Kapı açıldı sedye içeri girdi ve yeniden kapandı. Hasan Cevat’ımla aramda sadece şu kapı var. Dayana-madım vücudumu taşıyacak gücüm kalmamıştı dizlerimin üzerine çökerken Lal’in anne diyen sesi dalgalandı. Başımı çevirince orta yaşlı güzel bir hanımın bize doğru geldiğini gördüm. Tanrım ne olur bizim ve onun yanında ol. Yo hayır sadece onun yanında ol onun sana daha çok ihtiyacı var. Fısıldadım Hasan Cevat duy sesimi karın geldi. Tuğrul Ahmet Pekel / Devam Edecek
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © TuğrulPekel, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |