Her kör anımda
alacalı kapılar açılır.
Kaygısız baharları hayalimin,
ne kadar da kısasınız;
sonsuz olanınız yok mu sizin?
Kaçınızı memnun eder
kardeşimle aramdaki sihir?
Kaçınız hasetinden uyuyamaz
yıkılmadıkça köprülerimiz?
Sevap gösterin bana...
Bilir misiniz;
nasıldır bir insanın günahı sevaptan karar,
günahı sevaptan çok görmesinin sancısı?
Nereye sÜrÜkler bizi
karalar baglamış çocuğun yası...
Çocuğun küskün dünyası...
Bağlayın kendinizi,
bulun bitmeyen bir şarap tası.
Sonra gelsin kara kara salıncaklar....