"Bazen bir mısra yaşamı değiştirir." -Kafka |
|
||||||||||
|
Diye haykırdı adam sonra iki ellerini öfkeyle havaya kaldırdı sesindeki sevgi tonuyla "Bekliyorum gönder" dedi Usulca iki eli yana düştü bir yağmur damlası değdi toprağa sonra sağanak başladı gök karardı fırtına her yönden esiyordu Üstüm başım toprak olmuştu gözlerimi kıstım. Ufka doğru yöneldi bakışlarım uzun zaman olmuştu batan güneşi seyretmeyeli Bugünde göremeyecektim biliyordum ama gene de bekledim hava iyice karardı saat kaç? Sonra tekrar o sesi duydum -Haydi şimdi! O adamı aradım bulamadım gene yağmur başladı hiç dinme diki bu yaz bu yağmur Her geçen gün bir şeyleri geriye bırakarak ilerledim zaman içinde saniyelerin üstüne basa basa dakikalardan kaçarcasına koştum Ben mi ondan kaçıyordum omu benden bilemeden koşuyordum Bir sahil kafesinin koltuğunda buldum kendimi garson elinde kâğıt kalem bana bakıyordu yüzüm ona gülümsedi -Bir orta şeker kahve, bir bardak çay, bir votka vişne, birde bira alayım yanında çerez cips ve kurabiye lütfen Garson gülümseyerek bana baktı -Sizi dört kişilik masaya alalım efendim. Dedi -Neden? Dedim gülümseyen yüzümle -Ben tek kişiyim -Siparişler, dedi. -Hepsi benim için dedim. Gülümseyen yüzünü şaşkın bakışlara bırakarak arkasını döndü ve gitti Önce çay ve bira geldi sonra votka ve en sonda kahvem ve geri kalanlar Elimi sigara paketime uzattım bir sigara çıkardım dudaklarımın arasında onu ateşle buluşturdum İki sevgili arasında yanışını seyrettim; ateşti onu yakan ilk aşkı veren ve dudaklarımla nefesimdi onu bitiren Son bağlandığı, umut aradığı aşkıydı dudaklarım. Belki de o paket içinde güvenliydi hiç çıkmamalıydı oradan hiç tanımamalıydı ateşi ve dudaklarımı Neyse çayım ve kahvem soğurken biram ve votkam ısınıyordu ters denklem hayatın matematiksel kavramının en güzel belirtisi karşımda duruyordu. Sen severken o sevmez sen sevmezken o sever. Önce çaydan bir yudum aldım, sonra biradan, sonra kahveden ve votkadan hepsinin arasına onunla uyuşan bir aperatif ekledim ve ortak nokta sigaram Masamda bulunan her içeceği tamamlayan bir aperatif vardı ve hepsi tek ortak zevkte buluşuyordu sigaramda Masamdan usulca kalktım kasaya yöneldim hesabı istedim garson bana baktı. -İçecekleriniz duruyor efendim, dedi Gülümseyen yüzümle gözlerine baktım, -Sadece bir şey merak ettim onun için sipariş vermiştim dedim. Hesabı ödedim oradan ayrılırken gene yağmur yağmaya başladı. Daha önceleri zevk aldığım hiç bir şeyin tadı yoktu şimdi, hepsi bir yalan gibiydi sadece dudaklarımı ıslatmaktan ibarettiler. Sigara paketimden bir sigara çıkarıp yaktım ve anladım ki sigaramdı bana onları zevkli yapan yani hepsi sigaranın yanında güzeldi. Bir gün param olmayınca bunlar bana yavan gelecekti sigaramda beni terk edecekti Yağmur hızlandı koşmalı mıyım yoksa bu yağmuru yaşamalı mıyım? Sigaram bitti paramda yok korktuğum başıma geldi işte terk edildim Aşk bitti, sevgi yok, tad yok, hiç bir şey yok Bilmem sen ne anladın ama yağmur hala dinmedi belki bir gün anlayacaksın bu satırlarda gizleneni saklı kalan sırrı Belki de hiç bilemeyeceksin çünkü hiç sigarasız kalmayacaksın
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ATAKAN İNAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |