YALNIZLIĞIN KOLLARINDA
Yalnızlığın kollarında,bir yetim gibi,
Kalbimde acılarla koştum karanlığa
Yoktu karanlığın ve yalnızlığın kalbi
Anladım hasretken bir aydınlık kucağa
Ağlamayı unutmuş damladan uzak
Nedense bulutlara küskündü yüzüm
Sahipsiz anılar koştu ağlayarak
Ama yoktu onlara söyleyecek sözüm.
Uzun zamandır beklediğim vuslat
Her gün bir hayale dönüyordu bu şehirde
Ne takvim doğruda ne de yorgun saat
Beklemek kolay ama beklenen nerede?
Yalnızlık duygularıma ayna
Yalnızlık yüzümde bir gizli devrim
Ben kimim?aşk kimin nerede dünya?
Soruların kıskacında şu garip kalbim.
Anlamsız isyanın öfke yüzlü isyankarı
Olmak ne kötü bir sonbahar yalnızlığında
Güneş maviye bürünmüş ay ise sarı.
Gerçekten uzak hayal dünyasında.
Ağlamak mı zor ağlayamamak mı?
Bir bilmece de bir sevda da
Bu kalabalık şehir mi şu yalnız adam mı
Kendini arayan aynalarda
Yürümek kaderim,durmak kaderim
Manasız bir inat yolları vurmak
Bir katilinki kadar günahkar ellerim
Ne zor doğruyu gösteren kapıyı bulmak
Başımı taşımak zor düşünce ağır.
Sessizlik bana vefalı bir arkadaş.
Hayata açılan kapılarım kör ve sağır.
Ruhum durgun deniz iradem bir taş.
İsterim büyüsün bu yalnızlığım
Selam göndereyim bütün yetim kalplere
Büyüsün yakınlığımda bulmaca dağım
Tırmanayım maceralarda zorlu gecelere
Bulmaca yalnızlık karanlıkla gece
Bana hayallerimde eşlik eder
Bulduğumda kendime göre bir netice
Bir ses gelir:bu ahmağı başladığı yere gönder...
E.Emin.Yılmaz