Dil kırgını bir tarihten arta kalan
Yenik sevişmeler gibi
üşümüş sözler bulup kendime
Öpüştüğümüz sokaklarda iz bırakan eşgalini aradım
Yüzüme akan derin nehirler gibiydi acı.
Sensizliğin korku zindanlarında çürüyüp yıllarca
sırları kendinden gizil bir ihanet duvarına
kafamı vura vura eskittim hatıranı.
kentlerin lanetinden korunmuş küçük ev kızlarının
el örgüsü utançları sarıyordu ,
irine bulanmış yüreğimin açık yaralarını.