İçimde ılık ılık aşkının sıcaklığını yaşarken
Dipsiz kuyu kör karanlıklarda önümü göremeden
Sıcacık nefesini boynumda hissedemeden
Liğme liğme parçalara ayırsalar bedenimi
Her bir parçamı akbabalarının tırnakları arasında
Dünyanın dört bir köşesine dağıtsalar
Parçalarım için için uğruna göz yaşı dökerde
Yinede sökmezler çılgın aşkını içimden

Güneşi göremedim bir gün olsun gökyüzünde
Gökyüzü kara bulutlara bürünmüş
Yaşayamadım doyasıya seni içimde
İçimde depreşen arzular
Kıpırdaşan koca pastal dalgalar
Alıp götürdüler seni yanımdan
Şu param parça olmuş canımdan

Dün gece gökten kara kara bulut yağdı üstüme
Kor alevler yaktı
Kalbimi yanan etlerimden arta kalan küller bastı
Sana duyuramadım içimi
Yanan yerlerimin sızısını nedense
Nedense ben anlattıkça
Sen duyduklarınla anlamadın
Bilemiyorum
Yoksa sana ben mi anlatamadım
Bilemiyorum

Ulan Allahsız,
Ulan ciğerimi pare pare yakan
Ulan kitaplara inanmayan
Ulan sen aşk'a, bana, kalbime
Şu cayır cayır yakan büyük sevdama inanmayan
Ulan Allahsız, kitapsız kalbimi parçalayan

İçimde ince ince sızım sızım yanan sensin
İçimde alev alıpta tutuşturan sensin
İçimde yakan sensin
O gülüşün, gözlerin, öpüşün, saçların, ellerin
Konuşturma beni işte kötü kötü her yerin
Allahsız her yerin
Çık artık aklımdan be

Bak şu gözlerime, gözlerimde alev
Yüreğime bak, yüreğimde yangın
Kalbimde alize kasırgaları esiyor delice
Kalbimde sen esiyorsun
Hiç utanmadan, bıkmadan
Ne oldu? Ne yaptım sana ben?
Sevmedim mi? Sevdim
Göğsünü göğsüme çekmedim mi? Çektim
Sana dünyaları verdim
Sen alır gibi yaptın almadın
Sana bölük bölük yüreğimi verdim
Sana aklımı, beynimi, büyük sevgimi verdim
Ne istiyorsun be kadın?
Ne? Ne? Ne?

Yaşamla - ölüm arasındayım bir kadavra olarak
Delice bu sevdandayım ah yanarak
Uğruna dağları delerim
Uğruna sel olur yağarım
Uğruna her şeyi yaparım
Ah bir anlayabilsen
Çılgın yüreğimin kıpır kıpır senin için nasıl attığını
Ağladığını, yandığını

Rüyalarına sor beni, gelirim oralara
Başkası için uzak, benim için yakın
Uğruna çektiğim her şey şu deli sevdandandır
Ölüm tanrıçası koydum adını, titreten, eriten
İlmik ilmik göz yaşlarına, acılara, kederlere boğan
Kalbim susuz topraklar gibi çatlamış
Ortasında minicik bir güli - nihal
Kırmızı yaprakları, elime batan dikenleriyle
Ah korkarım ya güli - nihal değilde sen olsaydın
Yüreğime batıpta oluk oluk kanımı fışkırtsaydın bir pınar gibi
Gelinler gelseydi aşkının kanattığı sevda pınarına susuzluğunu gidermek için
Avunsaydım kanımı içerken onlarla
Senin beni yanlız bırakan gözlerini hayal edeceğime
Yaşasaydım onların bağırlarında oluk oluk içerlerken
İçlerine çekerlerken, bende susuzluklarını giderirlerken

Sonsuza dek böylece yaşardım güzellerin
Gözlerinde göz yaşı
Gönüllerinde sevda yağı
Beyinlerinde aşk öpücüğü
Yüreklerinde tutku kokusu
Damarlarında can veren can suyu olarak

Ah şu sensizlik zor gelmezdi işte o zaman bana bu kadar
Bak şimdi ölüm gibisin
Bak şimdi bir katre bile nefessizim
Bak şimdi bu ben değilim
Yak sen şimdi beni
Yak
Yak
Yak
Ve git götür giderken ardından her şeyimi
Ben seni delice sevdim
Çılgınca
Ben seni delice sevdim
Ahhhh
Senin dilinde bir şiir olsam
Olsam
Ahhh
Senin dilinde bir şiir olsam
Oooooooooolsaaaaaaaaaaaammmmmmmmm

Kibar Tavasav