Yaşamdan korkmayın çocuklar. İyi, doğru bir şey yaptınız mı yaşam öyle güzel ki. - Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Nüfusumuzun yarıdan çoğunu oluşturan gençliğimizin eğitim sisteminde yaşadığı zorluklar, aksaklıklar ve onun etkileşimleri…Okul çağına gelir gelmez başladıkları yoğun koşuşturma içinde, başta anne ve babalarının, ardından kendi seçimlerinin kurbanı oluyorlar ister istemez. Seçmek zorunda bırakıldıkları okullarda belkide adını daha önce hiç duymadıkları mesleklerde bilgi sahibi olmaya çalışıyorlar. Gençliklerinin o en güzel yıllarını bu uğurda harcarken , bir daha asla geri gelmeyecek çocukluk ve gençlik yaşlarını kaybediyorlar habersizce. Yoğun bir yarış, yoğun bir koşuşturmanın ardından aslında her şeyden habersizce hayata atılıyorlar. Yanlış nerede? Yanlış çocuklarımızın böyle bir düzen içinde kalmalarına izin veren ve bunlara acımasızca boyun eğen biz büyüklerde mi? Her sene kendi bildiği doğruları uygulamakta kararlı devlet büyüklerinde mi? Her sene deneme tahtasına çevrilen okul eğitim programlarında mı? İster öğretmen, ister okul sahibi, ister anne baba olalım ; sorumluluğumuz her ne şart altında olursa olsun önce çocuklarımızın geleceğini korumak olmalı bence. Çünkü onlar bizi yarınlara taşıyan güzelliklerimiz…Aslında büyükler olarak çocuklarımızı, gençlerimizi çok seviyoruz ama onlara sevgimizi dile getirmenin yollarını ne yazık ki yanlış yerlerde arıyoruz. Onlara yapılacak en büyük iyilik belki de bir an önce eğitim sistemindeki aksaklıklara dur demek, yanlış eğitimi kökünden tamamen değiştirmek. Değiştirmek yolunda ilk adımları desteklemek öncelikle. Çocuklarımıza güvenli ve mutlu bir gelecek hazırlamak adına biraz özveri, biraz gayret göstermek gerekli. Onlar için yapılan hiçbir şey karşılıksız kalmayacaktır. Geri dönüşleri katlanarak olacak, hem çocuklarımız ve gençlerimiz hem de bizler daha uygar bir ülkeye hep beraber kavuşmanın keyfini yaşayacağız. Ama bunun için bizlerin biraz fedekarlıkda bulunması gerekli. Ne yazık ki bu sistem böyle devam ettikçe, lise ve üniversite kapılarında giremeyenlerin, istemedikleri üniversitelere girip mecburen okuyanların, mezun oldukları halde işsiz olanların sayısı alabildiğine artacaktır ülkemizde. O halde eğitim basamağında sağlam ve emin adımlar atmamızın zamanı çoktan gelmiştir, hatta geçmektedir. Gelin el ele verelim ve eğitimdeki düzensizlikleri, yanlışlıkları ve adaletsizlikleri beraber düzeltelim.Yaşam pınarımız çocuklarımız, pırıl pırıl gençlerimiz ve ülkemiz için… Sevgiyle kalın Kıbrıs
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © BELGİN ERYAVUZ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |