..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Şiir, tarihten daha felsefidir ve daha yüksekte durur. -Aristoteles
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yüzleşme > Tayyibe Atay




4 Eylül 2003
Türkülerle Yaşamak -4-  
Tayyibe Atay
Yine türkülere bulaşır yaralı gönlüm; bir başka türküde bulurum teselliyi.Sesimi duysun diye avaz avaz söylemeye başlarım; çatlak, notasız, sazsız...Ritimleri düzgün ama!.. Gözümden akan damlaların tık tıklarıdır metronomum...


:CAEC:
Türküler içinde ihaneti dile getirenler az değildir...Gönlüne dur diyemeyen insanlar öyle çoktur ki toplumumuzda; bırakıp bırakıp giderler eşlerini, sevgililerini başka diyarlara doğru...Başka diyarlarda, başka iklimlerde yeni eşlere, yeni sevgililere doğru...Ne hikmetse, ardından türkü yakanlar sadece ama sadece kadınlar olur. Toplumsal çarpıklığımızı ne güzel anlatır bu türküler...Erkeği hoş gören toplum düzenimiz sonuçta acılı kadınlar çıkartır ortaya...Kimi yanık türküler söyler, kimi bekler durur terk eden eşini-sevgilini, kimi öldürür kendini...’O yaptı, ben de yapmalıyım’ fikri gelse de aklına, iflas eder her seferinde...Sadakatin, bağlılığın, namusa olan sözleşmenin ağırlığı altında ezilir gider kadınlarımız...

“MÜHÜR GÖZLÜM SENİ ELDEN
SAKINIRIM, KISKANIRIM...
HEM OĞLUNDAN, HEM KIZINDAN
SAKINIRIM, KISKANIRIM OY!”

Kıskandığımız kişiyi onure eden garip bir duygudur bu! Biraz da dikkat çekmek için kıskanıyor gibi davranır insanlar...Her ne kadar önüne geçilemeyen bir ruh hali de olsa, gereği yoktur sevgiliyi, eşi kıskanmanın...Böyle davranmakla ölüm oklarını kendimize saplamış oluruz aslında. Özgür bırak ki sevgiliyi, sana ne kadar bağlı olduğunu ölçebilesin!..Yoksa hepten kaybedersin onu...Sıkılan çamaşırın suyu çıkar değil mi?

“YARİM İSTANBUL’U MESKEN Mİ TUTTUN
GÖRDÜN GÜZELLERİ BENİ UNUTTUN!.”

Hoş bir ezgisi vardır bu türkünün; acıyı ve terk edilmişliği yüreğe zıpkınlayan bir ses söylüyorsa eğer, ağlamamak mümkün değildir!..Ben, en çok Şükriye TUTKUN’un sesiyle söyleneni seviyorum valla...Lakin kızmıyor da değilim bu türküye...Yar gidecek İstanbul’a, unutacak beni güzelleri görünce ha! Olamaz!..Ben de giderim İzmir’e, Adana’ya, Mardin’e... bir yar bulurum ona inat olsun diye; ne haber?! Lakin iş burada bitmiyor...İş bu türküyü hiç söylememekte bitiyor bana kalırsa. Nasıl mı?

En güzelin kendisi olduğunun farkına vardığında Türk kadını, hiç söylemeyecek bu türküyü inanın!

“GÜVERCİN UÇUVERDİ
KANADIN AÇIVERDİ
EL OĞLU DEĞİL Mİ
SEVDİ DE KAÇIVERDİ”

Allah allah!..Yalanmış demek sevgi denen şey! Gerçek olsaydı kaçmazdı a canım; demek ki sevmemiş!..A be kadın! Seni sevmeyeni sevip de, böyle türküler yakarsın? Düşme sakın dallardan..Kırmızı şeftali çiçeği ol, elma ol, kızılcık ol ama sakın düşme dallardan!..

“DAİMİ’YEM HER CAN ERMEZ BU SIRRA
YUSUF, SABIR İLE GİTTİ MISIR’A
KOYUN OLUP MELEDİM ARDISIRA
BU DA GELİR BU DA GEÇER AĞLAMA!”

Geçer elbet Üstat Daimi!..
Ne var ki yıkar geçer,yakar geçer!..
Küller kalır geride, bir de özlemin adı:

Gül açmamış bahçe,
Kırışmamış çiçekli çarşaf,
Koklanmamış ten,
Ve
Ağlayan gece kalır bende...

Efkarım basar birden...Hüznün şafakları atar yüreğimde; özlemlere düşerim..Şiir yazarım olmaz, kuşlara bakarım olmaz, bulutları tarar bakışlarım olmaz..Yine türkülere bulaşır yaralı gönlüm; bir başka türküde bulurum teselliyi.Sesimi duysun diye avaz avaz söylemeye başlarım; çatlak, notasız, sazsız...Ritimleri düzgün ama!.. Gözümden akan damlaların tık tıklarıdır metronomum...

“EY SEVDİĞİM SANA ŞİKAYETİM VAR
NE SEVDİĞİN BELLİ NE SEVMEDİĞİN,
BEN DE BİR İNSANIM BİR TEK CANIM VAR
NE SEVDİĞİN BELLİ NE SEVMEDİĞİN...
ZALIMSIN OY OY
HAYINSIN OY OY
NE DE’YİM OY OY OY!..”

Oysa:

Her gün yeniden seviyorum seni
Her gün yeniden su doluyor yüreğime
İçinde yıkanıyor kuşlar
Bilsen ki çırpınışlarındasın...

(devam edecek)

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Türkülerle gömün beni.
Gönderen: Erdal İrfan (kral Sergin) / Almanya Köln
5 Eylül 2003
Bir gün mutlak öleceğim Türkülerle gömün beni Size veda edeceğim Türkülerle gömün beni. Sazımı asın duvara Yalnız kalsın bahtı kara Götürün doğduğum yere Türkülerle gömün beni... Söz Müzik :Derdi yoklar Ali. ama en güzel Güler Duman söyler. Sevgiler dost güzel türkülerine bir güzel türkü eklemek istedim. dilerim yanlış anlaşılmaz. Çalışmalarında başarılar dilerim.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yüzleşme kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ey Hayat
Selam Efendim
Operasyon
Çüşşş
Acı Tatlı
Portakal
Havama Bak Hele
Anneyiz Biz
Hey Kadınlar
Çatılar

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sinekler
İmam Olacağım
Amma Uçmuşuz
Zırlamayı Bırak
Zamana Kırıntı
Ah Canım
Bitanemi
Dedüdü Dedüdü
Hımbıl Gençlik
Türlü Yaptım Türlü

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bizim Otobüs [Şiir]
Araba [Şiir]
Masa 2 [Şiir]
Bostan [Şiir]
Pezoooo [Şiir]
Köprü [Şiir]
Tavşan [Şiir]
Ötanazi [Şiir]
Damlacıklar 4 [Şiir]
İçsel Haber [Şiir]


Tayyibe Atay kimdir?

Yeni şiirin,uzun yıllar yazmama rağmen yeni şairiyim. İnternet ortamı sayesinde okuyucu önüne çıktım henüz. Ne kadar şair olduğumun yanıtını ise okuyucuya bırakıyorum. Bayan yazarların çok az olduğu bir ülkede,duygu ve düşüncelerimi,şiirin ruhu okşayan ,elleyen tarafıyla anlatmaya çalışıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Ahmet Arif,Behçet Necatigil,Nihat Behram...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Tayyibe Atay, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.