Her gün yeniden doğmalı. -Yunus Emre |
|
||||||||||
|
Karşılık yok bende diyemedim senin için geldim Sensiz ben zaten ölü bir bedendim Diyemedim içimdeki acıyı Söz zehirden acı oldu düğümlendi boğazıma Kobranın avını yemeden önce yaptığı gibi Sıktı boğazımı nefessiz kütük oldum Sadece git diyebildim Sevginle yaşarım bu saatten sonra Gelme dedin demek bana bunu mu söylemeye geldin Ben yola çıkınca mazverimle karları erittim Yürüdüm ferhat kıskandı sana gelişimi Değil dağ delmek ben kainatı dize getirdim sana gelirken Git deyişim çokmu sarstı acaba Biliyor onu demek istemediğimi aslında Hemşire geldi nice zaman sonra Gitmelisiniz bakın o çok hasta Yarası iyi olmaz acılarını tazelemekle Sonra ince bir ses ağlamaklı peki dedi Peki gidiyorum ama bilsin kalbimi burada bıraktığımı Sonra kapı açıldı ve tok bir sesle kapandı Cehenneme düşen volkan ateşinin geri düşmesindeki gibi Zaman durdu gidişi ile zaman çaresiz Görüntüde akıyor sanki görevim bu ne yaparsın der gibi ------------------ Bu gün ayağa kaldıracaklarmış öyle dedi bakıcı İyi olacakmışım 1 aya kadar bitecekmiş onca acı Tendeki acı değil ki beni yakan Beni yakan onun bıraktığı kor ateşinin acısı Sordum geldimi o günden sonra Gözlerini kaçırdı bakıcım Bunu bana sorma. Neden? Neden söylemiyorsun yoksa çok mu acı İlk adımımı atacaksam görmeli, görsün onun için olacak çaba Gitmedi ki dedi sonra Hiç gitmedi ki Kapının önünde uyudu dedi Gitmiş bazen eve çocuklarını görmeye Ve geri gelmiş hemen Şimdi nerede diyebildim sadece Görmek istediğin yerde dedi Bakmasını bil yeter Kolumdan tuttu sadece kalk hadi yürümeye çalış O senden ayrılamaz bundan sonra ona alış Nerede diyecektim bir el tuttu kolumu Kalkacakmısın dedi sonra yardım edeyim Bir yol belirdi o sesi duyunca Gül döşenmiş mis gibi kokular saçan bir yol Gel buraya doğru ilk adımını at Biraz yürü yol arkadaşına doğru ha gayret Mavzerim Mavzerim kanadı kırık kuş misali duruyor Üzerinde kan var o günün hatırasını koruyor Adımımı attım ilk adımını atan bebekler kadar içten Adımlarım gitmiyor çokmu ağırlaştı bu beden Düşecektim biri sarıldı koluma Ben burdayım korkma devam et yoluna O ses o koku o tarz Semam bu Bundan sonra onsuz hayat olamaz Yürüdüm adım adım gittim yanına mavzerimin Dokundum namlusuna dedim sen olmasan ne ederdim O gün biri daha vurulmuş ama ölmüş Mavzerim beni korumak için onu toprağa gömmüş Ondan korkularından bırakmışlar beni orda Öldü demişler bırakın leş olsun burda Kolaymı gelmek onca yolu Gelirse her ölümlü tadacak kötü sonu Ne büyük bedelmiş sana ulaşmak Mutluluk denen sonsuz kırlarda koşmak İyi ol dedi önce gelecek bizimdir Sema sema diye ölümden döndün Bak yanındayım artık ömrüm senindir
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hasan Pamuk, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |