Sorularla dolu bir kitap... hiçbir zaman eksiksiz olamaz. -Robert Hamilton |
|
||||||||||
|
Günlerdir İstanbul kokuyor, daha da kokmaya devam edecek. Sokakları sabunla ya da deterjanla yıkandı da ondan mı kokuyor? Hayır. Öyleyse ne mi kokuyor? B.. kokuyor. Daha kibarca söylersem hayvan dışkısı kokuyor. Megakent olmasıyla ve çağ atlamasıyla(!) övünülen İstanbul’un her yanına kurbanlık satış yerleri kuruldu. Hem de yerleşim yerlerinin tam ortasına, evlerin hemen yanı başına. Vatandaş, kapısını penceresini açamıyor, balkona çıkamıyor. Havaların sıcak geçmesi de bu işkenceyi çekilmez hale getiriyor. Bir de astım hastaları ve diğer solunum yolu rahatsızlıkları olan insanlar açısından ele alırsanız, olayın vahametini daha iyi anlarsınız. Bu ilkelliği ise dillendiren hemen hemen hiç yok. Sadece geçen gün Kanal-D haber bülteninde ele alındı. Çekmeköy’de vatandaşların bu iğrenç kokudan yakınmaları verildi. Ben de bu Çekmeköy’deki kurbanlık satış yerine 400-500 metre uzakta oturuyorum. Yüzlerce dönümlük bir araziye binlerce kurbanlık hayvan getirilmiş. Satış yeri apartmanların, sitelerin bitişiği… ** Saygıdeğer(!) siyasilerimiz! Güzel İstanbulumuzu bazılarına rant sağlama gayreti ile beton yığını haline getirip çağ atlattınız. İstanbulumuzun trafiğini içinden çıkılmaz bir hale getirerek çağ atlattınız. Deprem olduğunda vatandaşın koşacağı binlerce toplanma yerini binalarla doldurarak çağ atlattınız. İstanbulumuzun yeşilini yok ettiniz, dolayısıyla doğallığını öldürerek çağ atlattınız. Şimdi de: Bırakın medeni olanını, Afrika’nın geri kalmış bir ülkesinde bile rastlayamayacağınız kokulu bir şehir, mega bir ahır yaratarak İstanbulumuza çağ atlattınız! Doğrusu emeği geçenleri kutlarım(!) Kutlarım da, sahi “bunu nasıl başardınız?” diye sormaktan da kendimi alıkoyamıyorum. ** Evet, artık ben de İstanbul’a çağ atlattığınıza(!) inanmaya başladım, ama bu atlatış ileriye değil, geriye doğru…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |