..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Edebiyat yaşamın öncüsüdür, onu öykünmez, ona istediği biçimi verir. -Oscar Wilde
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Fuat Türker




4 Mayıs 2012
Allah Kadını İşitti  
Fuat Türker
Kur’an, kadını koruma altına alır, toplumda olması gereken saygın yeri işaret eder. Tüm bunlar Allah’ın kadınlar üzerindeki sonsuz rahmetidir. Kadını kimse işitmese de Allah işitir.


:ADBB:
Gerçekten Allah, eşi konusunda seninle tartışan ve Allah’a şikâyette bulunan (kadın)ın sözünü işitti. Allah, aranızda geçen konuşmaları işitiyordu. Şüphesiz Allah, işitendir, görendir. (Mücadele Suresi, 1)

Yukarıdaki Kur’an ayetinde bir kadının zıhar[*] konusunda çözüm bulması için Peygamber Efendimiz(sav) ile tartıştığı anlatılır. Ayet bu olay nedeniyle nazil olur.

Ayette söz edilen kadın, Havle binti Sa’lebe’dir. Bu kadın sahabinin, şikayeti üzerine ayet nazil olması yüzünden, diğer sahabiler arasında özel bir yeri vardır. Herkes ona izzet ve ikramda bulunur.

Rivayete göre Hz. Ömer(ra), bir toplantıya giderken yolda yaşlı bir kadının isteği üzerine durur, onu dinler. Yanındaki sahabi "Ey müminlerin emiri! Sırf bu yaşlı kadının hatırı için Kureyş’in bunca ileri gelenlerini beklettiniz," deyince Hz. Ömer(ra) şöyle söyler:

"Biliyor musun bu kadın kimdir? Bu yaşlı kadın, şikâyeti yedi semada işitilen Havle binti Sa’lebe’dir. Allah’a yemin ederim ki, şayet O beni tüm gece boyunca bekletecek olsaydı, namaz vakitleri müstesna, onun önünde beklerdim."

Bediüzzaman, Mücadele Suresi’nin söz konusu ayetini 25. Söz’de şöyle açıklar:

“İşte, Kur’ân der: Cenâb-ı Hak Semî-i Mutlaktır; her şeyi işitir. Hattâ, en cüz’î bir macera olan ve zevcinden (eşinden) teşekkî eden(şikayet eden) bir zevcenin sana karşı mücadelesini Hak ismiyle işitir. Hem rahmetin en lâtif cilvesine mazhar ve şefkatin en fedakâr bir hakikatine maden(kaynak) olan bir kadının haklı olarak zevcinden dâvâsını ve Cenâb-ı Hakka şekvâsını(şikâyetini), umur-u azîme suretinde(çok büyük işler şeklinde), Rahîm ismiyle, ehemmiyetle işitir ve Hak ismiyle, ciddiyetle bakar.”

“İşte, bu cüz’î maksadı küllîleştirmek(genelleştirmek) için, mahlûkatın en cüz’î bir hadisesini işiten, gören, kâinatın daire-i imkânîsinden(her şeyin var veya yok olabilme ihtimalini içine alan daire) hariç bir Zât, elbette her şeyi işitir, her şeyi görür bir zat olmak lâzım gelir. Ve kâinata Rab olan, kâinat içinde mazlum, küçük mahlûkların dertlerini görmek, feryatlarını işitmek gerektir. Dertlerini görmeyen, feryatlarını işitmeyen, Rab olamaz.”

Allah Mazlumların Feryatlarını İşitir

"Çarşıdan getirilen şeyi çocuklar arasında taksim ederken kızlardan başlamalı. Onlar kalben daha hassas, ruhen daha incedir" buyuran Peygamberimiz(sav)’i örnek alan sahabe’nin kadınlara bakışı ve saygısı O’nun gibi çok derindir. Sahabe-i Kiram’ın "Biz Resulullah aleyhissalatu vesselam zamanında kadınlarımıza kötü söz sarfetmek ve istediğimiz muameleyi yapmaktan, hakkımızda bir vahiy geliverir endişesiyle kaçınırdık" (Kütüb-i Sitte, 6467) dedikleri rivayet olunur.

Kadınların şikâyetlerinin Allah Katında cevap bulup, ayetle dönmesi ve böylece kadınlara eziyet ve saygısızlık edenlerin uyarılması, İslam’ın kadına verdiği değerin delillerinden biridir.

Bugün kadına yapılan eziyet ve kadını arka plana itme, sevgiden doğan kıskançlık ya da koruma olarak açıklansa da gerçekte sevgi ve saygı eksikliğidir. Gerçekten seven insan, annesinin, karısının, kızının, kız kardeşinin rahatını ve huzurunu sağlamaya çalışır. Oysa birçok erkek kadını güvenilmez görür ve her şeyi kendi lehine düşünür.

Kur’an’ın ise tam aksine, kadını savunan bir üslûbu vardır. Allah her durumda kadının korunması yönünde hüküm koyar. Bütün ağırlık erkeğin üzerindedir. Ancak günümüz sistemi erkeği korumaya, kadını da koruma adı altında ezmeye yöneliktir.

Kur’an ahlakı gerçek anlamda yaşandığında ise bireyler arasındaki ayrım ortadan kalkar. Kadın, erkek, zengin, yoksul olmanın ya da yaşın bir önemi olmaz. Makam, mevki, mal-mülk, hayat şekli değil insanın yaptığı iyi ve güzel işlerdir önemli olan. Kur’an’a göre insanı üstün yapan Allah’a yakınlığıdır. Allah’ın beğendiği ahlâkı yaşamasıdır, takvasıdır.

Kur’an, kadını koruma altına alır, toplumda olması gereken saygın yeri işaret eder. Tüm bunlar Allah’ın kadınlar üzerindeki sonsuz rahmetidir. Kadını kimse işitmese de Allah işitir.

Kadın ve erkek fiziksel anlamda birbirlerinden farklı yapılara sahiptirler. Ancak kadının fiziksel olarak daha güçsüz olması, onun toplumda erkekten daha az değer görmesi için bir gerekçe olamaz.

Bir Kur’an ayetinde Hz. Meryem’den, “Bunun üzerine Rabbi onu güzel bir kabulle kabul etti ve onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi…” (Ali İmran Suresi, 37) ifadesiyle söz edilir. Bu ayetle, kadının adeta bir çiçek gibi korunması gerektiğine dikkat çeker Kur’an. Çiçek cereyan yapan yere ya da güneşe konulduğunda soluverir. Güzel bir çiçeğe bakmak özen ister; söz konusu ayet adeta bunu hatırlatır. (Kuşkusuz doğrusunu Rabb’im bilir)

Kadın şefkat ve merhamet hazinesidir. Kadınlar, annelik duyguları nedeniyle sevgiyi en güzel şekilde dışarıya yansıtırlar. Üzerlerinde Allah’ın birçok ismi tecelli eder. En çok da Rahman, Rahim, Rauf ve Latif isimleri. Kadınlar naif varlıklardır; özen göstermek gerekir. Kur’an’ın ifadesiyle kadına "bir bitki yetiştirir gibi" bakabilenler ise samimi mümin erkeklerdir.

“Kadınlar konusunda Allah’tan korkun. Çünkü sizler onları Allah’ın emanetiyle aldınız.” Hz. Muhammed (sav) (Şir’a)


Fuat Türker


[*] Zıhar: İslam öncesi dönemde kadına yönelik haksız uygulamalardan biri. “Sırt” anlamına gelen zahr’dan türetilmiş olan zıhar, bir erkeğin eşine “Artık senin sırtın bana annemin sırtı gibidir” diyerek onu kendisine haram kılması. Cahiliye erkeğinin, artık işe yaramaz olduğu zalimce düşüncesinden yola çıkarak eşinden kurtulmak için icat ettiği hileli bir yöntemdi. Bu yolla eşinden kurtulan adam, ona karşı kocalık sorumluluklarından sıyrılıyordu. Kadın başkasıyla da evlenemiyordu, çünkü hâlâ o kişinin karısı sayılıyordu.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler
Son Perde
Dinin Çıkarlarını Gözetmek
Anne Babaya İtaat Nasıl Olmalı?
Korkma Ebedi Varsın
Allah Aşkı
Bir Başka Candır Ölüm
Kadere Dair
Kur'an'dan Sorulacaksınız
Her Sabah, Günü Allah'a Adamak

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsan Neden Kıskanır?
Konuşma Kişiliği Yansıtır
Çocuklar Gibi...
Ne Kadar Aciziz!..
Gerçek Sevgili
Ahirete Hazırlık Kursu
Gerçek Adalet
Duyguları Akıl ve İrade ile Terbiye Etmek
Vakit "Öldürmek" Değil, Kazanmak İçindir
İnsanlar İçin Yaşamak Zordur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
Darwinizm, Komünizmin Bilimsel Kılıfıdır [Eleştiri]
Pkk'nın Hedefi; Komünist Toplum [Eleştiri]
"Kahrolsun O Zan ve Tahminle Yalan Söyleyenler" [Eleştiri]
Dünyalık Peşindeki Din Adamları [Eleştiri]
Şeytanın Çift Taraflı Kıskacı: Bir Yanda Ateizm Bir Yanda Yobazlık [Eleştiri]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.