..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Mehmet Önder




27 Ağustos 2011
Hökûmat Kapısında Leyla Bilmezler  
Mehmet Önder
- Apandisit ameliyatı olduğumu söylemiş miydim? Bir sarışın hemşire vardı. Yaşı, boyu, güler yüzlülüğü


:AHJC:


HÖKÛMAT KAPISINDA LEYLA BİLMEZLER



Hani yurttaşın ömründe bir kere mahkemelik işi olur da, nerede bir mahkeme lafı geçse, hemen o anlatılır ya; bu da ona benzer. Ama, bu kez anlatılan mahkeme değil, hastane öyküsü. Kısa bir ipucu vermek gerekirse, öykünün konusu, komşumuz Leyla teyzenin apandisit ameliyatı. Eve geldim, Leyla teyze anlatıyor. Hanım dinlemede. Çok ilginç bulduğundan mıdır, saygısızlık olmasın diye midir, bilmem, sus dinle, işareti yaptı. Dinliyoruz:



Akşamdan kulağıma eğile eğile on beş kez söylendi ya, sabah ağzımdan susam tanesi girmedi. Her sabah olduğu gibi sarı saçlı hemşirelerden biri kapının eşiğinde belirdi. Bu sarı saçlıların daha güleç yüzlü olanı, daha bir güzelcesi. Dedim ya hani, ebe Kadriye’nin başyapıcıda çalışan torununa benzeyeni. Ah Kenan ah, sen doğunca erkek torun verdim diye, kubarlanan anan olacak kadında kabahat. İnsan, çocuğu kimlerin peşinde dolaşıyor, nasıl insanlarla karşılaştıracak, araştırmaz mı, izlemez mi? O karanlık suratlı gelinle, bohçacı kılıklı dünür, anana çok bile ya; şimdi oralarına girmeyelim.



Hemşire birkaç kez çağırmış, ben gelinle alıp vermekten duymamışım. Bu kez sesi biraz yüksekçe çıktı:
- Müyesser teyze, haydi herkes seni bekliyor!
Bak şimdi! “Yavrucuğum o Müyesser de nereden çıktı!” diyecem, olmaz. Ben o Müyesser’i unutalı altmış yılı geçti. Gelin olduğumda on beşini henüz bitirmiştim. O gün bu gündür Leyla aşağı Leyla yukarı. Kimse Müyesser demez ki. Kırk yılda bir İsmet Paşa’ya oy vermeye gidecem de, ya da evde kaç baş yatar kalkarız sayıp dökmeye gelecekler de ben Müyesser diye bir adım olduğunu anımsayacam.
Ama, şu da var, beni hökûmat kapısında da Leyla bilmezler. Öyle, rahmetli Hüsnü gibi “Laylaaa” da demezler haa. Kibarca “Müyesser hanım”, Müyesser abla” derler.

      …

Bu adın öyküsü de çok anlamlıdır. Babacığımın çalıştığı fabrikanın muhasebe servisinde bir Müyesser hanım varmış. Güzellikse güzellik, kibarlıksa kibarlık, ara sıra birlikte gördüğü zamanlarda fark edermiş ya kocasına saygıysa saygı da ondaymış. O zamandan kafasına koymuş babacığım, kızım olursa adı Müyesser’dir diye. Öyle de olmuş. Adım hazır olduğundan ilk çocuğunun oğlan olmayışına bile hiç üzülmemiş babam.

      …

     Adımın Leyla’ya dönmesi gelin olduktan hemen sonra oldu. Bizim rahmetli Hüsnü; adından başka iyi yanını göstermezdi ya, nur içinde yatsın, kaynanam beni görüp beğendiği gün pusuya yatmış beklermiş, adımı değiştirmek için. Neymiş efendim? Onların mahallesinde bir cadı Müyesser varmış, bunu bahçede erik çalarken yakalamışmış da, eşek sudan gelinceye kadar pataklamışmış. Benim adımı duydukça da yediği dayak aklına geliyormuş. Şimdi bu adı değiştirmesin de ne yapsınmış. Eh artık, yeni gelinlik mi desem, el kapısı mı desem, sesimi çıkaramadım.

     …

Çok sonra kendi ağzıyla itiraf etti; Leyla Sayar’a hayranmış bizim rahmetli. Adımı ondan Leyla olsun, istermiş. Öyle kötü bir Müyesser de yokmuş aslında. Yollarının üstünde bir Müyesser hanım varmış ama, gelir geçerken ceplerine meyvedir, şekerdir yiyecek doldururmuş. Çok iyi, sevilen bir kadınmış.

     …

     Leyla teyzenin saati dolmuş olmalı, kalkmaya yeltendi. Tam kapıdan çıkacak, bu kez bizim hanım meraklandı:
- Peki apandisit ameliyatınız nasıl geçti?
     Leyla teyze apandisit deyince şaşırdı:
- Apandisit ameliyatı olduğumu söylemiş miydim? Bir sarışın hemşire vardı. Yaşı, boyu, güler yüzlülüğü. Aah…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.



Mehmet Önder kimdir?

30. 11. 1959'da İzmir'in Bayındır ilçesine bağlı Furunlu Köyü'nde doğdum. İlkokulu köyde, lortaokulu Çırpı Mustafa Adanır Ortaokulu'da okudum. Bayındır Lisesi'nde bir dönem okuduysam da devam edemedim. Sonra radyo tamirciliği başta olmak üzere birçok işte çalıştım. Ege Tıp Fakültesi'nde memur olarak işe başladım. Buradaki on bir yıla yakın çalışmam süresinde önce İzmir Namık Kemal Akşam Lisesi'ni, ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdim. İlk Beş yılını İzmr merkezde, kalanını Bayındır'da olmak üzere yirmi iki yıla yakın bir süredir serbest avukatlık yapmaktayım. Evliyim, Alp Deniz adında sekizinci sınıf öğrencisi bir oğlum var.

Etkilendiği Yazarlar:
Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz, Muzaffer İzgü


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Mehmet Önder, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.