Yazar Tanıtımı | Yazmak,düşünmek gibidir;kağıdı kaleme değdirmen yeterlidir bazen ve akıp gider harfler bir gölün üstünde giden sıralı kuğular gibi.Gözünü açtığında okyanuslara açılmış,türlü balıkların bahçesine misafir olmuştur o kuğular...Ama öyle bir an gelir ki;kıpırdamaz kalem,bileğini sıkıca tutar sanki bir el...
Bir yazarın tıkanması hiçbir şeye benzemez.Tıkanan lavaboyu açarsın,logarın altına yetişir vidanjörler,trafikte yardıma koşar emniyet şeridi,fakat yazarla kelimelerin arasındaki o duvar kalkmadıkça bitmez tıkanıklar.Bir çocuğun topunun dikenli tellerle çevrili bahçeye kaçması gibi.Tek sorun zamanın akışını beklerken fırtınanın dalgaları harekete geçirebilme ihtimalidir.İnatla beklenir o tellerin etrafında,aşılmaya çalışılmaz duvarlar.Bilmektedir yazar uygun bir zamanın olduğunu ve o zamanda bahçenin sahibinin çıkıp geleceğini.Çünkü kendi özgürlüğüne kavuşurken başka özgürlükleri yok etmek üzerine kurulu değildir yazarın felsefesi...
Ve doğru zamanı yakaladığında başlar fırtına,sörf tahtasının üstündeymiş gibi dans edilir dalgalarla,çözülür beyindeki zincirler,kanat çırpar en beyaz kuşlar saçlarının üstünde.Böyledir yazmak bir yazar için;ekmek gibi,su gibi vazgeçilmez, havadaki gizli kelimeleri nefesle çekmek gibi ciğerlerine... |
Yazısının Özellikleri | Her insanın ömründen en az bir gününü bulabileceği melankoli,ayrılık,aşk ve hüzün kokulu bahçeler |
Edebi Etkiler | Cezmi ERSÖZ,Nazım Hikmet RAN,Can YÜCEL,Ümit Yaşar OĞUZCAN,Edip CANSEVER,Özdemir ASAF,Ahmed ARİF,Cemal SÜREYYA |
Benzer Yazarlar | Cezmi ERSÖZ,Edip CANSEVER,Nazım Hikmet RAN |
Özgeçmiş | (K) aranlıktan aydınlığa 1981'de merhaba demişim
(E) llerimse bir tek kalem tutmuş bunca sene
(R) esimlere saklanmışken bütün sevdiklerim
(E) sir düşmüşüm dilimle buluşmayan kelimelere
(M) azi olsa da adı işte budur benim özgeçmişim... |
Bulunduğu Yer | araf |
|
SEVDALARIN ÖN ADIDIYDI AYRILIK
|
18.09.2008 11:53:57
|
18 EYLÜL |
| |
Tanrının masalını dinliyordu herkes ve tüm insanlar birgün sonsuz uykuya dalacaktı... |
|
12.05.2008 14:22:05
|
12 Mayıs |
| |
Sözümün hiçbir zaman arkasında durmadım çünkü sözlerinin arkasında duranları gördüm; sözlerini birer birer kalkan olarak kullandılar,arpacığı bozuk namlulardan çıkan kurşunlara hedef yaptılar.Bense sözümün hep önünde durdum;belki çoğu kez vuruldum ama sözlerimi ne unuttum ne de arpacıkları bozuk namlulardan çıkan kurşunlara vurdurdum... |
|
07.03.2008 09:18:35
|
7 Mart |
| |
Gelene niye geldiğini sorarsam bir beklediğim,gidene niye gittiğini sorarsam aciz olduğum,içki sigara içersem hayata ne kadar kızgın olduğum,ağlamaya kalkarsam çok kırgın olduğum,susarsam ne kadar yılgın olduğum anlaşılır ama kalemi kağıda değdirip konuşursam geçtigim yollarda rastladıklarımdan başka kimse birşey anlamaz... |
|
|