Charles Köprüsünden Notlar
(Hülya) 5 Nisan 2005 |
Yerler |
| |
Güneşten arta kalan ince bir çift kızıl çizgi, günün kapanış perdesini çeker gibi yerini yavaş yavaş yağmur yüklü ağır bulutlara bırakıyor. |
|
Bir Konserden Kalanlar
(Hülya) 5 Nisan 2005 |
Yaşam |
| |
Kar taneleri esrikliğinde dökülen notalar eriyip kanımıza karışıyor ve sonra arka sokakta soylu Tuna’yla birleşip çağlıyor.
|
|
Gerard Tepesinden Budapeşte
(Hülya) 25 Nisan 2005 |
Yerler |
| |
Her şeye rağmen Törük Utca’nın tepesindeki türbeden, yeniden kilise çanlarına dönüştürülmüş Kanuni’nin top güllelerinden başka iz taşımayan Estergon’a kadar ulaşan Tuna Nehrine, gül yaprakları döküldüğünü görmüyor kimse. |
|
Haremden Boğaz Manzarası
(Hülya Atakan) 20 Mayıs 2005 |
Yaşam |
| |
...zaman ilerledikçe narin ellerini süsleyen parlak pembe tırnakları ve inci tanelerini andıran dişleri, kıskançlık duygularıyla beslenen içinde zaptedemediği bir canavarın kimliğine bürünüyor. |
|
Karafatmaya Karşı Gelin Böcekleri
(Hülya Atakan) 4 Haziran 2005 |
Yaşam |
| |
Böcekler öldüklerinde ne yazık ki yaşadıklarından hiç bir iz kalmaz geriye. Ne cenaze törenleri olur ne de arkalarından ağlayan, varlığı yokluğuyla eş değer...
|
|
Hiç mi Değerleri Yok?..
(Hülya Atakan) 6 Haziran 2005 |
Yaşam |
| |
...Kafası kopmuş bir hamamböceği 1 hafta daha yaşayabilir. Sonuçta ağzı olmadığından su içemediği için susuzluktan ölür...
|
|
Küçük Dostum
(Hülya Atakan) 21 Haziran 2005 |
Yaşam |
| |
Mavişim, can dostum, büyükçe bir kafeste hemcinsleri ile ilk gördüğüm an ona çoktan kanım kaynamıştı bile.
|
|
Arka Bahçeli Ev…
(Hülya Atakan) 10 Ocak 2006 |
Yaşam |
| |
Su gibi akıp geçiyor zaman, bir şeyler yapmalıyım, ama ne?
|
|
Batıdan Doğuya Ilık Esintiler
(Hülya Atakan) 24 Ağustos 2006 |
Yaşam |
| |
“Beri gel, daha beri, daha beri/ Bu yol vuruculuk nereye dek böyle?/Bu hır gür, bu savaş nereye dek?/ Sen bensin işte, ben senim işte… Dünyada nice diller var, nice diller/ Ama hepsinde anlam bir/ Sen kapları, testileri hele bir kır/ Sular nasıl bir yol tutar, gider/ Hele birliğe ulaş, hır gürü, savaşı bırak/ Can nasıl koşar, bunu canlara iletir”… Mevlana Celaleddin Rumi
|
|
|
|