Hırsız
(Ahmet Umut Aydemir) 6 Aralık 2004 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Saçma sapan okul pikniklerinde başladı seninle aşkımız |
|
Koynuna (Al) Beni
(Ahmet Umut Aydemir) 6 Aralık 2004 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Sana en ihtiyacım oldugu anlarda gel, en bekledigim anlarda... gelki, sana olan sevgimin bedelini ödeye bilesin... |
|
Burda Yoksun Sen
(Ahmet Umut Aydemir) 28 Kasım 2004 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Evet, burda yoksun sen, bir daha da hiç olma. ben içimdeki sana aşık oluşken dışımdaki sen, sensizligimden başka ne verebilirki bana |
|
Diyorum ki
(Ahmet Umut Aydemir) 28 Kasım 2004 |
Deneysel |
| |
Diyorum ki... hiç üzmeseydim seni, yaşadıgım EN GÜZELLERDEN mahrum kalmak ugruna bile göze almalıydım senin sevgisizligini... |
|
Düşlerimdeki Yaramaz
(Ahmet Umut Aydemir) 28 Kasım 2004 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Daha dün serseriydim /
Daha dün umursamaz /
Daha dün tek başıma /
Şimdi ne zaman bir başıma kalsam /
Karışık, gölgeli, çıkıyorsun karşıma... |
|
Git
(Ahmet Umut Aydemir) 13 Aralık 2004 |
Anı |
| |
sen benim (arabeks ve arabesk) ilk şiirimsin. Sen benim bebekligimsin, yeni yeni ögrenişimsin. Seninde zamanın geldi güzelim hadi artık durma, Sende Git |
|
Oyun
(Ahmet Umut Aydemir) 20 Aralık 2004 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Sen kendini adadıgın degerlere bir bak şimdi, bende kendiminkilere... BİLİYORUM sonuç aynı ikimizde kaybettik, ne senin degerlerin kaldı geriye (şan şöhret para) nede benim degerlerim (sen gidince) |
|
Töğbesiz Töğbekar
(Ahmet Umut Aydemir) 26 Aralık 2004 |
Öyküsel |
| |
sokaklarında şehrimin kol gezerken ölüm. açlıga biraz daha doyarım her sabah ve her gece bir fren sesiyle uyanır ONLARIN (sırtını duvara dayayanların) rüyalarıyla yatarım. |
|
|
Neden içimizdeki kötü, şeytan, bir başkasını etkilemek için kullandıgımızın en iyisi. saçlarını savururken rüzgara O beden senmisin, gözlerin seninmi sahiden? Bir başkasının ruhunu ele geçirmek isteyen şeytan ne kadar benziyor sana...
Özğürlügünü kimselere veremezsin tutkularınsa senindir daima tutkular benligini aşıp başkasının eline ulaştıgında acı verir. Acı dedigin yaralarına tuz basılması degil, yeniden yaralanmak demektir. Gün gelir yaralardan göremessin aynada yüzünü, senin bedeninde başkalarını ele geçirmeye çalışan şeytan seni ele geçirir ilk iş, sense bunu çok geç fark edersin.
kendini sık-sık bir başına bırak içindeki çıkmazlardan çıkmaya çalışma "yol degiştir" mayınlarda dolu bir yoldan, mayınları temizleyerek geçmektense yeni bir yol yap kendine temiz, dar, ama senin güvenliginde. Sen içindeki çıkmazları zorladıkca önüne bir duvar daha örülecektir seni isyana kadar sürükleyen bu kargaşa sırtını döndügünde kaybolacak kadar küçük halbuki.
ey insan, sen gezegendeki en zeki varlık degilmisin göster marifetini. Aşk şeytan işi bir oyun topla kendini...
|
|