Mevlüt Tok

Kızılca Kıyamet: Bilişim Kıyameti

Hiç kimsenin kuşkusu olamaz... artık bundan böyle uluslararası ilişkiler eskisi gibi olmayacak. Herkes duyduğu sözlerin ne kadar gerçek olduğunu merak edecek. Sanki bir maskeli balodayız ve dansettiğimiz eşimizin maske gerisindeki gerçek yüzünü öğrenme isteği içimizi kemirecek. Hep herşeyden kuşkulanacağız. Belki bu güvensizliğin daha korkunç onuçları ortaya çıkacak. Bilişim

Sözleşmeli Öğretmen

Ağlayarak dünyaya geliriz bir ebenin ellerinde. Acaba dünyayı beğenmediğimizden mi ağalarız yoksa yaşamaya değer bir yer olarak görmediğimizden mi ağlarız hiç bilemedim. Eğitim daha dünyaya gelmeden bile başlar. Dil öğrenmeye daha anne karnında başlarız. Sürekli annemizin çevresinde konuşulanları dinliyerek annemizin dilinin seslerine alışır kulağımız önce. Doğduktan sonra da

İl Olma Yolunda İlerleyen Silifke

Sevgili Silifkeli Hemşehrilerim,
Silifke'mizin yolları ve kaldırımlarının bizlere yakışmadığını düşünüyorum. Sizin de bu konuda ki düşüncenizi öğrenmek isterim. Silifke'mizin yollarının ve kaldırımlarının daha üst düzeyde ve AB ölçütlerine uygun olması gerektiğini düşünüyorum. Sizler?

Yoksulluğa Karşı Savaşta Din Görevlilerinin Önderliği

Bugün çağdaş toplumlar bu kimsesiz çocuklara ve yetişkinlere sahip çıkamamış ve toplumun başına gizil bela tinerci çocuklar olarak sokağa başı boş salıvermişlerdir. Bunlar kendilerine sahip çıkamayan toplumlarının başına bela olmuşlar, toplumun can ve mal güvenliğini sarsmaktadırlar. Bazan yaşlı bir bayanın elinde çantasını çorla alıp kaçan, bazan para isteyip

Halk Ne Denli Varlıklı ve Eğitim Düzeyi Yüksekse, Yönetim Biçimi de O Denli Demokratiktir

Ülkemizde kentsel alanlarla kırsal alanlar arasında eğitim, sağlık, ekonomik koşullar bakımından oldukça yüksek oranda nitelik ve nicelik farklılıkları vardır. Kırsal alanda miras yoluyla verimli tarım arazilerinin teknik tarım yapılamayacak kadar çok küçük parçalara bölünmesi ve toprak reformunun gerçekleştirilememesi gibi nedenlereden ötürü kırsal alanda yaşam çok daha zor koşullar

Askerliği Gereksiz Yere Uzatmak Yersizdir

Askerliği Gereksiz Yere Uzatmak Yersizdir
Osmanlı’dan sonra cumhuriyet döneminde toplumun yönetim biçimi daha çok demokratikleşerek geliştikçe, toplumdaki demokratikleşmeye paralel olarak askeriye de demokratikleşmiş ve gün geçtikçe asıl görev alanına çekilmiştir. Gün geçtikçe Türk ordusu daha demokratik ve daha saydam olmayabaşlamıştır. Osmanlı yönetiminde sultanlık döneminde sultanlar gibi

Sökün Köyü'nün Boynu Bükük Tarihi Camisi!

Tevbe sûresinde, camileri inşâ ve îmar edip şenlendirenler övgüyle anılarak şöyle buyrulmuştur:
"Allâh'ın mescidlerini, ancak Allâh'a ve âhiret gününe îman eden, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah'tan başkasından korkmayan kimseler imar eder.
İşte doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır."
Buna karşılık,

Çok - Kültürlü Toplumlar

Yeryüzü bütün canlılar için ortak yaşam alanıdır. Bitkiler, hayvanlar, insanlar iç içe yaşamaktadırlar. Bu canlılar içerisinde en uyumlu yaşaması gereken topluluk da insan topluluğudur çünkü onlarda uyum için en gerekli olan akıl vardır. Akılla insan konuşan, planlayan, kural koyan ve uygulayan toplumsal bir varlığa dönüşür. Jean Jacques Rousseau’nun

Din Görevlisi Kanaat Önderi Olmalıdır

Bardakoğlu, “Din görevlimiz sadece namaz kıldıran memur değil. Sosyal hayata müdahale eden kanaat önderi olmalı” dedi Haberin altında yorumlarda ‘‘müdahale eden’’ yanlış anlaşılmıştır. Buradaki anlamı toplum yaşamının içerisinde olan anlamında kullanılmıştır.

Uygarlıklar Dayanışması mı Yoksa Uygarlıklar Çatışması mı?

11 Eylül faciası gerek terör tehdidinin büyüklüğüne, gerekse bu tehdide karşı küresel olarak ortak bir eylem ortaya koyma gereğine ilgi çekmektedir. Her biçim ve yapıdaki terör sınır tanımayan küresel bir sorundur. Hiçbir din, etnik köken ya da ekine bağlı olamaz. Temel gereksinimlerin karşılanmaması, dünya ülkeleri arasında zenginliğin adaletsiz

Ekinlerlerarası İlişkiler: Erime veya Bütünleşme

Karmaşık ekinselel çeşitlilikle donanabilen ve etkili bir biçimde yönetebilen bireylere gereksinim hızla artıyor. Dünya giderek daha çok küçüldükçe ve her bir bölgesi daha fazla çok- kültürlü duruma geldikçe, başarı yalnızca ekinlerarasında hem ulusal hem de uluslararası kuruluşların sorunlarına uygun bir biçimde yanıt verme becerilerine ve anlayışına sahip olan

11 Eylül Karartması, Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail

11 Eylül saldırısından ulusal ve uluslararası arenada kazanç sağlayan merkez halen dünyanın en büyük ekonomik ve askeri gücüdür. 11 Eylül kışkırtması, Pentagon’a ve bağlaşığı uluslarüstü tekellere dünya egemenliği için toptan saldırı “gerekçesi” yaratmıştır. Darbeyi planlayanlar hem ABD’nın iç politikası üzerinde ve hem de dünya düzeyinde tam olarak söz

Başa Dön