YOK
Aldığım nefes, içtiğim su, gezdiğim şehir
Aslında yoktular…
Senin mahfetiğin bir kaderdi belki de
Hüzünlü bir başlangıç sandığım yalanlar
İçinde meğerse
Kendimi düşüncesiz savunmasız boğmuşum..
Varlık yada yokluk önemi kalmamış bir hoşluğun içinde
Aslında biliyorum ki ben çoktan kaybolmuşum…
Hani olur ya göğüs kafesin patlarcasına
Kulak zarını bir sayfa gibi yırtarcasına
Herşey belki su dönen koca dünya
Olur ya yalan gelir işte öyle bozgunmuşum…
Ne fark eder ki gözlerime bakman
İçinde kendimi göremedikten sonra
Ne yararı var ki ellerimi tutman
Soğuğundan dişlerimi takırdattıktan sonra
Gel vazgeç çözemezsin dünyayı
Zaptedemezsin içimdeki yangını
Ben zaten vazgeçmişim ki bıraktım artık ağlamayı
Acılarımı yaktım gibi görünse de söndürdüm aslında ben bu sevdayı…