YİTİRİLEN ANNEYE MEKTUP
Anne ; sen gideli tam on iki yıl oldu.
Büyük oğlum Anıl, on dokuz yaşına girdi
Bu yıl Üniversiteye girecek
Alper , on beş yaşına girdi ,
Bu yıl Anadolu lisesine girecek
Anne , sen öldükten sonra Hacer kızın da öldü
Senin yanı başına , cemalin mezarının hemen yanına gömüldü
Seni en çok o seviyormuş demek ki.
Büyük kumla mezarlığında dört mezarımız var şimdi
Mezar taşlarını torunun Mehmet yaptırdı
Öznur'un da mutlu evinde
Hatice kızının dört torunu oldu , ikisi ikisi erkek
Halil ve Öner den
Atilla oğlun hiç evlenmedi
Kumla da , kardeşiyle aynı evde oturuyor
Ah annem buna çok üzüleceksin:
Büyük kumla köyünün arazisine baraj oldu
Zeytinlikler sular altında kaldı.
Ah annem , yapmamamız gereken bir şey yaptık
Büyük kumla da ki eski evi sattık,
Bir şey aldınız mı? dersen almadık.
Annem , sen rahat uyu , bıraktığın gibi değilse de dünya
Bize bıraktığın şeref ve haysiyet duruyor hala
Mezarında rahat et anam, yüreklerimizi bozmadık , bozulsa da dünya.
Hiçbir şeye aç olmadık,
Namus ve şereften başka
İyi şeyler yapmak isteğiyle dolu içimiz
öğrettiğin gibi yaşıyoruz ruhun rahat olsun anne,
Bu böyle sürecek biz yaşadıkça
Ah annem bu dünyadan gidenin defteri kapanırmış,
Ama kalanlar için hayat devam edermiş,
Ölüm ölene Bir şey değil ki anam ...!
Asıl acıyı geride kalan çekermiş...!
Ah annem yaşamak isterdim yinede sonsuza dek birlikte
Pazarda satılsa , ömür alırdım tüm paramla, sana hediye
Alamadıklarım, yapamadıklarım, sevemediklerim, doyamadıklarımın yerine.
Suat engin yılmaz – 2014 - NİSAN