Yeni Gün

Her günkü gibi önce dizlerimin üstünde, ellerimdeki kırışıklıklarda, sol elimin yüzük parmağının altındaki beyazlıkta, kırılgan tırnakların içinde aradım. Yüzümde, göz çukurlarıma birikmiş çapakların altına, yavaşça terliklere götürdüğüm ayaklarımın şekli bozulmuş parmaklarının arasına, baktım. Usulca tuvalete yürürken, lambanın düğmesinin üstündeki izleri de es geçmedim. Lavobada temizlik işini yaparken içim korkuyla titredi, ya buralardaysa ya yıkarken süzülüp akıp giderse...

yazı resimYZ

Heeey! Hey! Sana diyorum! Uyan!

Ürkütücü gür ve kalın sesin sahibinin buyruğuna uyacaktım. Perdenin köşesi kıvrılmış, cılız bir ışık gizlice içeri süzülmeye çalışıyordu. Üstümdeki küçük mor çiçekli yorganı köşesinden tutuğum sol elimle, sol yanıma aldım. Uyuşuk bacaklarımı yavaşça yatağın önüne indirirken doğrulup oturma pozisyonuna geçtim. Dizleri göz hizama geliyordu, yorgun başımı yukarı kaldırdım, göz göze gelmek için bir çift göz aradım.

- Kaybettiğini bulduğun zaman yerine koyarsın.

-Yorgunum, çok yorgun, vakit de kalmadı artık.

-Bitmeden bitmez.

-Öyle mi?

-Gitmeden gelmez.

-Öyle mi? Duymadan dinler mi?

-Haydi devam et. ARA !

Her günkü gibi önce dizlerimin üstünde, ellerimdeki kırışıklıklarda, sol elimin yüzük parmağının altındaki beyazlıkta, kırılgan tırnakların içinde aradım. Yüzümde, göz çukurlarıma birikmiş çapakların altına, yavaşça terliklere götürdüğüm ayaklarımın şekli bozulmuş parmaklarının arasına, baktım. Usulca tuvalete yürürken, lambanın düğmesinin üstündeki izleri de es geçmedim. Lavobada temizlik işini yaparken içim korkuyla titredi, ya buralardaysa ya yıkarken süzülüp akıp giderse...En son, şimdi burada, karşımda oturan iki adamın, saçlarının arasına da baktım. Birinin gözlüklerinin camında rastlarım diye adamın gözlük camlarında dolaştım. Başını çevirdi fark edince. Diğerinin başı telefonunun ekranına eğik, yeni gelecek olan için bebek yatağı bakıyormuş. Yandaki kızların bileziklerinin şıkırtısında, hafifçe saçıyla oynamak için kaldırdığı kolun sesinde aradım. Sol yanımdaki bilgisayar kasasından çıkan uğultuya kulak kesildim. Orada değildi biliyordum. Ne çıkardı, her köşeye bakmak lazımdı. Yeniden önüme döndüm, klavyenin tuşlarına bir daha, bir daha baktım. Yakındım biliyordum. Korkmasam elimin altındaydı tutacaktım, tutunacaktım biliyordum.

Başa Dön