Yarısı Kayıp
ah muallâ...
içeriğe bakmadan
kaç lirasın
dışarısı belâlı zaten
çıkma sokağa
olurda gören olur
gözümden
olurda düşersin
eteğin açılır
kıskanırlar
ellerimi
ve gözlerimi derinden
ah muallâ...
isimsizsin
satır dışında
iç içe
iç geçirir adam
adam olmadan
olunmaz uzağında
yakında belirginsin
dünden kalma değil bu hevesler, yarına
desem ki;
demesem mi acaba?
kıvıra kıvıra hilâl oldu içim
ah muallâ...
yazı mı tura mı varlığın?
bileyim
olurda atarsan
talibim
ya da kürkünün altına
gizle beni
ya da boş ol
gideyim
geldiğin yerde
gelmediğin gibiyim
başım döner, yerden göğe doğru
ah muallâ...
pırnal çıtırı
kavak rüzgarısın
başak mı desem saçlarına
yalansı mı?
devrik cümle gibisin
kavşakta
ha düştün gözümden
ha düşeceksin
derken,
irkilirim ardında
yürümek ne âlâ
ah muallâ...
ısmarlanmış bir kaç dizeyi getirdim dize
satamadım kendime
muallâ dedi biri
nerde?
nerden bildi dedim
bilemediğimi
sen olmadın ki,
hiç bir siperde
bu çatışma benim
cansuyu BEN'im
erimek neyime ulan, erimek neyime?
ah muallâ...
topla saçlarını
mor takıl karşımda
elimde bıçağım
ben soyarım nasıl olsa
kırmızılı düşlerini
üretirim sayfa sayfa
bir varmış, bir yokmuş
yolumuz uzun daha
uzak bir beşikte tükenir ömür
daha çocuğuz oysa
bir yanımız büyüktür, yanımızda
ah muallâ...
bitmez bu film nasıl olsa
sinemaya gidelim mi?
Ali Aydoğdu