Kapalı havasıyla uzanıyordu turmalı,
Bu şehrin en dar sokaklarında,
Ne eksikti zaman ne bir fazla,
Dönüşüm artık pi'den arta kalandı belki de,
Binbir çeşit itirazla,
Söylenecek çok şeyi olmalı sessizliğin,
Kız çocuğu gözlerinde gecenin vitrin ışıkları,
Sinemalarında korku filmlerinin yırtık afişleri,
Yalınayak koşarcasına tanımsız sevdalarına,
Anlaşılmaz şehrin anlaşılmaz koylarına,
Yinelenecek binbir zorlukla,
Alışmak herşeyin üstünde zordur aslında,
Yeni bir hayata başıboş kapılmak kadar,
Görebilmek meyvesi düşmeyen bir ağacı,
Bahara yakın bir anda kendi dalında,
Bu şehirde kalan ıssızlık dolu zamanlardır,
Ötesine adım atılamayan,
Yalnızlık dolu anlardır,
Kaldırımlarında şairleri gözü kapalı sulayan,
Bembeyaz karanlıklardır ey turmalı,
Küçük gözlerde umuttur sevinçler,
Yüreklerde yarına havalanan aşktır,
Kanatsız kelebekler,
Bu şehirde yağmur adına yazılan her yalnızlık,
Sahtekarlıktır ey turmalı,
Küçük kız çocuklarının gözlerinden okunan,
Yalınayak yaşamaktan bize kalan,
Pişmanlıktır ey turmalı,
Şimdi tut ellerimden,
Götürme beni bu şehirden....(1)