Sanılanın aksiydin… Kimsenin sanamadığı..
Sözlerin , semâ’ya karışıp yok olamazdı..
Sözcüklerini savurmanın bedelini
İçim çekiyordu..
Sözler’inin uçmayacağını öğrenemedin,
Sözlerin bedelini, söyleyen öderdi ama,
Bizde tersiydi.
Ben ödüyordum acısını en ağır şekilde..
Taşınan bir şeydi, ama ağırdı
Sözlerin gözlerimi yakardı
Ve kapatılamayan Sözler vardı..
Sürekli kanayan..
Bir sözünle dünyaları bana veren Sen,
Bir gözünle dünyamı alt-üst ederdin..
Sözlerin peşinden uçan kuş bile yetişemezdi..
Ben alırdım, yüreğime koyardım…
Şah damarımın yeri değişmişti artık,
Yüreğimde atıyordu,
Olduğun yerde..
İkiniz beraber sayıyordunuz atışlarımı…
O kadar hızlı atıyordu ki..
Yakında ölecektim belki de..
Şimdi bu sözleri çıkarmak için kalbimden..
Kalbimi çıkarmak gerek yerinden..
Ne söylenilen söz unutturur kendini..
Ne de Sen unutturabilirsin Sözleri..
Nevin Akbulut
Altı-Mayıs-2011*18:30