Sonsuz Arayış

yazı resim

Kadim yıllardan geriye kalan,
Yalnızca umut ve gözyaşıydı.
Ve şiir diyorlardı sığındığım karaltıya,
Oysa aydınlıktan gözlerim kamaşıyordu.
Hayata giden yolda
Ölümdü soluk soluğa içime çektiğim.
Sonsuz uçurumlardan aşırıp getirdiğim zamanı
Sımsıkı ellerimde tutuyordum ölüme inat.
Ve yalnızca sendin aslında
Kadim zamanlardan bana kalan.

Ama şimdi yoksun!
Ve ben her zerresinde seni arıyorum koca evrenin.
Şeytanın günahında,
Meleğin saflığında seni arıyorum.
Bir bebeğin gülüşünde,
Kırbaçlanan bir kölenin acı çığlığında seni arıyorum.
Kızıl ateşin dumanında,
Kutupların soğuğunda seni arıyorum.
Martının telaşında,
Balığın korkusunda seni arıyorum.
Ama yoksun ey sevgili,
Ne çığlıktasın,
Ne korkuda,
Ne ısıtan güneştesin,
Ne de karlar altında...

Kadim zamanlarda başlayan sürgün
Sensizlik zındanında uzayıp gidiyor
Yokluğunun kırbacı dağladığında tenimi;
Çığlık çığlığa arayan bir köleyim sensizliğe tutsak
Tutsaklığın her adımı sensizliğe,
Ve sensiz alınan her nefes yeni bir tutsaklığa sürüyor beni.
Efendi arayan bir kızıl deriliyim,
Elyordamıyla tuttuğum her dal kırılıyor.
Ve kırılan her dal
Bir kere daha gösteriyor sensizliğin sonsuz uçurumunu...

Hayatı anlamaya adadığım aklımı yitirdim,
Kaybolup gitti sensizliğin sonsuz dehlizinde.
Neredesin? seni arıyorum,
Sana koca bir kucak umut getirdim.
Belki yoksun,
Belki hiç olmadın,
Belki hiç olmayacaksın.
Belki varsın,
Hayattasın,
Belki buradasın.
Duy artık sesimi ey kadim sevgili,
Ebedi dost ve tanrısal mihrap
Duy beni ve artık anla.
Anla ki doğum ve ölüm sende,
Anla ki hayat sensin.
Ve bir kucak emanetin var bende,
Şimdi seni arıyorum ey sevgili
Söyle bana, neredesin?

Başa Dön