Şiir ve Duygu
Bu yazıda şiir ve duygu ile ilişkisini belirtmek istiyorum. Şiir duyguların harflerle dans etmesi bir melodi kazanmasının adıdır. Duygu ise insanın iç dünyasının, ruh devinimlerinin, manevi dünyasının kalbinde ve vicdanında hareket kazanmasına denilmektedir.
Duyguları biz dil ile veya davranışlarımızla diğer varlıklara aktarıyoruz. İnsanın iletişimleri içerisinde en duygu yüklü iletişim yolu şiirdir.
Diğer yollar kuru ve soğuktur.Ama şiir ise his ,duygu,maneviyat. ruhaniyat. yani insanın iç devinimlerini kapsamaktadır.
İnsan hep tarih boyunca duygularını anlatmak konusunda bir çok sorunlar yaşamıştır. Ama en az sorun yaşadığı iletişim yollarından birisi ve en önemli olanı muhakkat şiir olmuştur.
Tarih boyunca şairlere baktığımızda bu insanların duygu bakımından insanlığın en doruk noktasında bulunduklarını görürüz. Örneğin, Goethe, Muhammed ikbal, gibi felsefi şairler, yada Mevlana, Yunus emre gibi tasavvuf önderleri, yada halk ozanları karacaoğlan, seyrani, erzurumlu emrah gibi kişiler duguların her zaman şiirle anlatmışlardır. Bu konularda insanlığa örnek teşkil etmişlerdir.
Ayriyeten halk aşklarının çoğu dile getirilirken daima şiir yolu tercih edilmiştir. Örneğil, fuzuli nin leyla ile mecnunu buna en güzel örnektir.
Kısaca söyleyecek olursak şiir ve duygu birbirini bütünleyen değerlerdir. Şiir bedense duygu ise onun ruhudur. Bedensiz ruh bir anlam ifade etmediği gibi, ruhsuz bir bedende bir anlam ifade etmiyor.
Nu mutlu o kimselere ki şiirde duyguyu en güzel bir metotla dile getirenlere.....
08.08.2003
Konya
Cuma
Abdullah TAŞ
