Ara sıcakları saymazsak
İkinci mektup
25 yıl geçmiş
İlk mektuptan
Üçüncü defadır
Yemek masasında
Karşı karşıya geldik
İlk defa 88 yılında
Alsancak’ta
Hukuk Fakültesi kantini
Ve ben
Zangır zangır
Titremiştim
İkincisinde
Bayındır Ilıca’da
Ben yine titremiştim
90 yılında
Ve galiba soğuktan
Bu defa yine yemek masası
Sol yanımda
Şükrü, Lale,
Sağda Uğur v e Nevin
Tam karşımda
İki adet sarmaşık domates
Bir kısmı kızarmış
Bir kısmı yeşil
Domates meyvesi
Ve ısrarla büyümek isteyen
Taze sürgünler
Ve uca doğru
Sarı çiçekler
25 yıl önce
Parasız ve işsiz
Geleceği belirsiz
Biraz aşık biraz deli mayın
Bir genç fotoğrafı vardı
Hoplayıp zıplayan
Zıpkın gibi bir delikanlı
90 yılını saymazsak
Bu defa
İşi gücü olan
Üç tane tekerlekli sandalye
Biri akülü
İki kol destekli bastonu ile
Biri onyedi
Diğeri on yaşında
İki oğlu
Tamı tamına 41 yaşında
Bir adet eşi
Ve ısrarla
Değişmeyen mutluluk oyunu ile
Sahnede ben
Kendi halinde
Genç
Ve yakışıklı
Kendini beğenmişlikten taviz vermeyen
Biri
Şehir hatları vapurunda
Sevdiğine şaklabanlık yaparken
Martılara simit atan adam değil bu
Beyazıt Meydanı
Sultanahmet Camii
Ve çevresini
Gezen
Yanında
Koluna girmeye
Elini tutmaya çekindiği
Arkadaşı olan
Adamla ilgisi yok
Bu adam
İnciraltı yollarında koşan
Kış günü
Suya giren
O ateşli genç değil
Seni bu diyardan
Alıp kaçamam
Deyişi
Tarihte kaldı
Bugün
Geçmişteki yatırımları ile geçinen
Yatağa
Yalnızca uyumak
Ve dinlenmek için giren
Genç adam var
Öldürmez
Ama süründürür
Denen o garip vaka ile
Sarmaş dolaş
Hep kendimden söz ettim
Ortakçım
Seni dinleyelim azıcık
Çocuklar boyunu aştı mı
Ben
Tüm patavatsızlık ve cesaretimle
Ne varsa anlattım
Sıra sende
16.08.2010