Ruh, Kalbin İştiyakı ve Aklın İrfan Sedasına Ramdır!

yazı resim

Her can hilkati üzere anlamlıdır
Sosyal ve siyasal olgular ve nasibe ducar olan vakıalar sünnetullahtır
Kul, kısmeti ve sıratı bulmak için yükümlüdür, düşlemek, tahayyül için hakk-ı nazardır
Sabi kalbin diliyle konuşur, şefkat ve muhabbet nesep ve şartlara göre bahşedilmiş ülvi kanaattir

Ruhun muhayyilesi şuurdur
Ve fakat aklın ve iradenin tercihlerinde yapısı gereği suskundur
Kalp bir bakıma akıldır, narı ve süruru fark edebilen ve men basında besleyen ufuktur
Edep, kalbin ve ruhun ziyadesiyle aşina olduğu ve onunla ancak asude bulunduğu itibar-i murattır

İnsan celal sıfatından vazgeçemez
Lakin, ruhunu ve gönlünü cehlin asabiyetine tevdi ederek gülemez
Her kim arsız ve pişkinse iman ve vicdan konusunda tedaviye muhtaç bir zandır, düşünmez
Nisa her bakımdan hükümran olmamalı, tahakküm etmeye meyyal hali asla unutulmamalı, tanıdığı hürriyet sürur bahşetmez

Adam, ruhu ve kalbinin şiarıyla namdır
Zan ve asabiyeti önceleyip hakkı gasp eden can, ne tuhaf meramdır
İnsan sadece Rabbine kul olursa, irade ve nefesin sahibi olduğunu bilirse, kölelik ruhuna ne müthiş azaptır
Nisa aklı ve hürriyeti, erkek nispetinde bahşedilen vicdandır, edebiyle namdır, nefsi mülahazalar kalbine zarar veren marazdır

Mustafa CİLASUN

Yorumlar

Başa Dön