Putin'e Mektup

Lena nehri donmuş” diyorlar, doğru mu? Kızıl Meydanın güvercinlerinden bize ne zaman göndereceksin, merak ediyorum...Çaykovski'nin Kuğu Gölü

yazı resim

prefix = o ns = ""urn:schemas-microsoft-com:office:office"" /

Beni komünist sandınız değil mi? Yanıldınız baylar, bayanlar!...Ben komünist olmadığım kadar sosyalist de değilim, kapitalist de...Ben, benim işte!..Kendi halimde yaşamını sürdürmeye çalışan biriyim yani...Gün, yirmi dört saat sürer çünkü benim hayatımda...Ne uzadığını gördüm onun, ne de kısaldığını, inanın!..Ritmi aynı olunca çalınan müziğin, figürleri de aynı oluyor yapılan dansın...”Dön dön dönelim, dön dön dönelim...” Sek bakalım, sek!..Odalara gözü kapalı gidebiliyorum artık; kapılara çarpmıyorum...Bulaşık yıkama zamanım belli!..Pişireceğim yemek listem hazır...Önce gömlekleri, sonra çarşafları,daha sonra da pantolonları ütülemeliyim...Evde temizlik yapmazsam olmaz!..Tuvalet, banyo temizlemezsem olmaz!..Yatakları düzeltmezsem hiç olmaz...Misafirlere güler yüz göstermeliyim!..Çocukların haberi olmamalı eşle yapılan kavgalardan...Parasızlığımı belli etmemeliyim!..gibi bir yığın dansla geçen zamanın farkına bile varamıyor insan...Hep “olmazsa olmaz” kuralını işleterek kadınlığımıza haksızlık yapıyoruz bana kalırsa...İşte burada bağırmak geçiyor içimden ve bağırıyorum da: Yeter artık!..

Bu bağırma işinde anlatamadığım bir özenti var; Karpol’a!..Şaşırdınız değil mi?.Karpol, Rusya Bayan Voleybol Takımının koçu! Ama ne koç ya!..Alı alına karışan pancar gibi bir yüz...Sibirya soğuğunda ağarmış saçlar...İki su yeşili göz!..Sıka sıka incelmiş ve gerilmişdudaklar...Tavuk kıçından çıkmaya hazır yumurtaya dönüşmüş bir çene...Tombula yakın tıknaz bir vücut...Aslında sevimli bir adam olmalı bu Karpol!..Yani koç olmadığı zamanlarda bana kalırsa...Hayal tabii! Rusça bilmediğimden ötürü onun o hallerini soramadım eşine...Ben sadece maç sırasındaki hallerini gördüm ve Karpo’lu beğenmeyip; bu konuda bir mektup yazmak istedim Putin’e...Okur mu, okumaz mı bilemem tabii. Okumazsa da darılmam; ‘Türkçe bilmediği içindir’ derim.

Sevgili Putin;

Önce selamlarımı ve saygılarımı gönderir, gözlerinden öperim. Rusya’da işlerin nasıl gittiğini öğrenmek isterim! Çeçenlerle aran düzeldi mi acaba? “Lena nehri donmuş” diyorlar, doğru mu? Kızıl Meydanın güvercinlerinden bize ne zaman göndereceksin, merak ediyorum...Çaykovski'nin Kuğu Gölü Balesinde ikimiz dans edebilir miyiz lütfen! Söz!..Elimi elinden, elini belimden uzaklaştırmayacağım!...Ayaklarımız aynı anda bir sağa, bir sola gidecek; uçacağız!..Lay lay lom! Lay lay lom!..Böyle miydi allahaşkına Kuğu Gölü Balesi?! Susuyorsun ama buraya gönderdiğindansçıların iyi dans etmiyorlar; haberin olsun!..oysa onlar filede dünyanın, olimpiyatların,Avrupa’nın en iyi dans eden topçularıydılar şimdiye kadar...Biliyorum gene öyleler ama mahsus dans etmiyorlar. Ben olsam, ben de etmem!..Benim koçum da öyle bağırıp çağırsa; bırakırım top oynamayı...Hiç aklıma gelmez milliyetçi yanım...Çünkü sporcular milletlerarasıdır, beynelmineldir yani...İnsan sevgisini, barışı, kardeşliği iklimlere, kıtalara, ülkelere taşır onlar...İşte bu yüzden auta attılar topu, yanlış manşet aldılar, smaç vurmadılar...Bile bile hasta oldu bazıları...Aşkolsun voleybolcu kızlara!..Karpol’un hakaret dolu bağırmalarını sinelerine çekip maçlara asılmadılar...Bir nevi protesto ettiler Karpol’u! Aferin onlara!..Alınlarından öpüyorum!..

Demek istediğim Sayın Putin! Böyle bir adamla göndermeyecektin takımını Türkiye’ye...Hatta hiçbir yere gönderme! Benden sana tavsiye, hemen görevinden al Karpol’u, buraya sürgüne gönder!Hanımsız ama!.Bak biz nasıl adam ederiz onu!...

Önce evlendiririz valla!...Neden mi? İkinci hanımlar kıymetli olduğundan dolayı susmayı öğrenir nasılsa!

Sevgilerimle Putincim!

Başa Dön