On Kişiye Bir Polis

Edebiyat da bir sanattır. Sanat sınır tanımaz, duygu ve mantığıyla her konuyu yazabilir. Futbolun yarattığı imkanlar, yaşam standartının ötesine taşıdı. Bizim yaştakilerin sağ veya sol tek ayakkabıyla top oynayanların, futbolun güzelliğiyle, kurallarıyla gelişmesine şaşmaması mümkün değildir. Kötü yönde gelişmesi futbol sahasının dışında, taraftarlar arasındadır. Ekonomi yönünden adaletle incelersek, üç beş derbi maçlar hariç, stadyumların dolmaması verisinden bakarsak, çok konuya cevap niteliğindedir. Televizyon kanalları adeta toplumun beklediği konuları ısrarla vermemekte, futbola kilitlenmekte. İstanbul gibi bir kentte bazı maçlarda, 3000 - 5000 polisin stadyumlarda görev alması, hırsızlara yol göstermek gibi diye düşünürüm. Devlet çatısı altında, kilit noktalarda bile yanlışlar oluyorsa, bu düşünce içinde, bu da benzer yanlışlardan biridir. Asayiş berkemal diyenin, meclis çatısı altında kırmızı koltukta yolsuzluk yapanı da gördük. Saygılar.

yazı resim

On kişiye bir polis

Hoş vakit, boş eğlence boy sırası akrobat
En hızlı devrim yapan, atletizmi küsurat
Yasada maddesi yok başıboş büyük kanı,
On kişiye bir polis, bin kişiye tek bir hat.

Kazananı başkası, alkol tutkusu futbol
Sokak, cadde, içinde herkes için ayrı rol
Bir an gizlenmiş arzu düşe yatılmış idol,
On kişiye bir polis, bin kişiye tek bir hat.

Yaşama hız da verir, fikstür bu diyenle
Duvar pası yaparak, topu kapıp sürenle
Sıcağı, soğuğunda her Derbi'ye gelenle,
On kişiye bir polis, bin kişiye tek bir hat.

Taraftar ağız açıp, gırtlak yırtan baş aktör.
İstenen sonuç yoksa, oyna teknik direktör
Sahnesi, sanatı yok, bir kişiye bin dublör,
On kişiye bir polis, bin kişiye tek bir hat.

Stadyum, futbolcular kimlikli eski diyar
Bir zamanın gençleri orta yaş ve ihtiyar
Problem yaratıyor taraftar denen barbar,
On kişiye bir polis, bin kişiye tek bir hat.

Evinde tek seçici, kanallar ahkam kesen
Bir tayfun, bir kasırga deli yel gibi esen
Kim bunlar taraftar mı adeta karın deşen?
On kişiye bir polis, bin kişiye tek bir hat.

Başa Dön