öğretmenlerden Zincirli Eylem

Hatırlayacaksınız: Yaklaşık 10 yıl önce dönemin Başbakanına TC Başbakanın Senin maaşın ne kadar? diye bir sorusu olmuştu. Bunu sormanın amacı Türkiye basınında çıkan yanlış bir haberdi. O habere göre KKTCde bir müdürün o dönem için 10 bin TL aylık maaş aldığı yazılmış ve adadaki tüm memurların bu kadar maaş aldığı yer almıştı. Oysa 13. Maaş ve eşinin maaşıyla birlikte sadece o aya karşılık gelen 10 bin liralık maaş basına yanlış aksettirilmiş ve sanki KKTCde tüm memurların ayda 10 bin TL maaş alması gibi anlatılmıştı. Bunun üzerine de basın karşısında sayın başbakan KKTC Başbakanına Senin maaşın ne kadar? sorusunu sormuştu. Tabii bu tarz tüm KKTC Halkının gücüne gitmişti. Çünkü doğru bir yaklaşım değildi.

yazı resim

KTOEÖS Meclis önünde dün baskın bir eylem yaptı. Baskın diyorum, çünkü yapılan bu eylem önceden basına hiçbir şekilde duyurulmadı. Buna gerekçe olarak ülkedeki demokrasi anlayışı gösterildi. Yani Sendika yöneticileri demokrasinin tam olmadığını vurgulamak istedi. Tabii bunu yaparken de kendileri de demokrasiye gölge düşürmüş oldular. Çünkü basına duyurulmadan, hiç kimseye haber verilmeden, ani olarak yapılan eylem, demokrasiden uzak bir anlayışın ürünü diye düşünüyorum.
Yapılan eylem, aslında Göç Yasası olarak nitelenen ve mevcut hükümet tarafından en son çıkarılan yasaya karşı gelmek ve demokratik tepkilerini ortaya koymak için yapılan bir eylemdi.
Geçmişe şöyle bir baktığımızda öğretmen sendikaları ve diğer sendikaların buna benzer birçok eylem yaptıklarını görüyoruz. Yıkım Paketleri , Göç Yasaları gibi
Hükümetler ne zaman bir paket uygularsa, sendikalar, Türkiye tarafından dayatıldığı gerekçesiyle ya Yıkım Paketi ya da Göç Paketi diye karşılarına durmuşlardı. 40 yıldır da aynı terane Nedense bitip gitmedi bu paketler
Hep gençlerin adayı terk edip gittiğini veya gideceğini, başka diyarlara göç edeceklerini vurguladılar Gidenler de olmadı değil Ama gençlerimiz her şeye rağmen ülkelerine sahip çıkıyor ve burayı seviyorlar Bana göre onları yanlış yönlendirmelerle değil, ülkelerine sevgi duyarak ve sahip çıkmalarını aşılamak lazım. Neticede burası bizim vatanımız. Kimsenin de burayı bırakıp gitmeyeceğine göre çözüm üretip ülkeye sahip çıkmak zorundayız. Bu bilinçle ve bu anlayışla hareket etmeliyiz...
Göç Yasası dışında öğretmenlerin vurguladıkları başka bir konu vardı. Ve bana göre de bu konuda çok haklıydılar: Hayat Pahalılığı Düzenlemesinin yanlışlığı
Sendika Başkanı Tahir Gökçebel, öğretmenlerin görevli bulundukları okullara gidebilmek için araçlarına koyacakları yakıt paralarının olmadığını belirtti. Belki anlam olarak biraz abartıya kaçtı bu söylem ama maaşların yetersizliği ancak bu şekilde anlatılabilirdi.
Memurlar son 10 yıldır hiçbir artış almadı. Bunun sebebini dağdaki çoban bile biliyor.
Hatırlayacaksınız: Yaklaşık 10 yıl önce dönemin Başbakanına TC Başbakanın Senin maaşın ne kadar? diye bir sorusu olmuştu. Bunu sormanın amacı Türkiye basınında çıkan yanlış bir haberdi. O habere göre KKTCde bir müdürün o dönem için 10 bin TL aylık maaş aldığı yazılmış ve adadaki tüm memurların bu kadar maaş aldığı yer almıştı.
Oysa 13. Maaş ve eşinin maaşıyla birlikte sadece o aya karşılık gelen 10 bin liralık maaş basına yanlış aksettirilmiş ve sanki KKTCde tüm memurların ayda 10 bin TL maaş alması gibi anlatılmıştı. Bunun üzerine de basın karşısında sayın başbakan KKTC Başbakanına Senin maaşın ne kadar? sorusunu sormuştu. Tabii bu tarz tüm KKTC Halkının gücüne gitmişti. Çünkü doğru bir yaklaşım değildi.
İşte o gün bu gündür, KKTCde maaşlar hiç artmadı. Artırılmadı Hep yerinde saydı maaşlar Çünkü musluğun başındakiler musluğu iyice kısmıştı. Musluk artık şarıl şarıl değil, damla damla akıyordu.
Dün çıkan bir habere göre de KKTC maaşları ile Türkiye maaşları eşitlenmiş. Hatta bırakın eşitlenmeyi bizim öğretmen ve polis maaşları Türkiyeden daha aşağıda kaldı. Oysa TC ile KKTC arasında müthiş bir alım gücü farkı var. KKTC, Türkiyeye göre çok daha pahalı bir ülke. Bunun sebebi de KKTCde üretimin az olması ve birçok ürünün Türkiyeden getirilmesi Hal böyle olunca da araya gümrük masrafları, yol masrafları, nakliye ve aracılar giriyor. İster istemez Türkiyede 2 liraya satılan ürün KKTCde 4 veya 5 liraya satılıyor. Yani yüzde yüzden daha fazla bir zam geliyor.
Dolayısıyla KKTCde alım gücü zayıflıyor. Giyim ve gıda ürünleri bu şekilde olduğu için KKTCde inanılmaz bir pahalılık ortaya çıkıyor. Böyle olunca da memurlarımız ister istemez meclisin önünde zincirli eylemler yapıyor
Öğretmenler 2 Bin 200 TL maaş alıyor. Bu ücretin yarısı da görev yerlerine gidebilmek için benzin veya taksi parası veriliyor. Ev kiraları ayda Bin TL, benzin, elektrik, temel gıda maddeleri fahiş derece yüksek
Yasada Öğretmenlerin ulaşım giderleri devlet tarafından giderilir. maddesi olmasına rağmen, bu madde, asla hayata geçirilmiyor. Öğretmenler bu masrafı hep kendi ceplerinden karşılıyor.
Öğretmenler, topluma yön veren ve toplumu eğiten kişiler olduğu için, onlara mutlaka değer ve önem verilmeli.
Zaten öğretmenlerin de çok bir şey istediği yok. Tek istedikleri: Saygın meslek, yeterli ücret Hükümetlerin de bunu çok görmemesi gerekir

Başa Dön