Sarılmak isterdim sana
İlk ve son kez
Ama sen bu sonu istersen
Yeni bir başlangıç farz et
Ve hatırla
Gökyüzüne baktığın zaman
Kendi güzelliğinin rengini gör
Ve nefesinle uçur sana yolladığım masmavi balonları
Göremesen bile onları
Ama adın gibi maviyle sınırlı kalma
Ve de unutma
Aslında ben her baktığın yerde varım
Olsun sen yine görmezlikten gel beni
Yine de sana rengarenk bir dünya boyarım
O renkler içinde bana yer vermesen de olur
Ben senin rengini bir ömür boyu göreyim
İster yedi kat gökte
Ya da toprakların sona erdiği yerlerde
O bana yeter
Ben dua etmesini de bilmem
Kimseden de bir şey dilemem
Ama işte ilk ve son duamdır sana
Ve dileğimdir seni tanıyan herkesten
Ölümsüz bir mutluluk diliyorum sana
Seni tanıyan herkesten
Ve solmayan bir gülücük için dua ediyorum
İnandığın her şeyden, herkesten
Bir de kötü bir haberim var sana
Ben artık inancımı kaybettim
Hem kendime, hem insanlara, hem varoluşa
Giderek bir hiçe doğru gidiyorum
Ve de bunu sana neden söylüyorum bilmiyorum
Neyse boş ver sen beni
Belki de ben istedim bu hiçliği
Ama sen dediklerimi unutma
Özgürlüğünü kuşlarla yarıştır
Gücünü tanrılarla
Ve hatırla
Mutluluğun ise
Kimde bıraktıysan orda
Elbet bekliyordur seni
Durma ara bul onu
Beni bu mutluluğa ortak etmesen de olur
Çünkü benim mutluluğumu satılığa çıkardılar çoktan
Onu çalsam bile geri alamam parasızlıktan
Bak yine kişisel meselelerime dalmışım farkında olmadan
İşte dediğim gibi
Boş ver sen beni
Ben geçtim kendimden
Sen dur orda mücadele et
Ama geçme kendini
Çünkü sen bir tanesin
Yok etme sakın kendini benim gibi
Bu arada fark ettim ki
Bu mektup bitmeyecek sanki
Ama son cümlem artık enflasyona uğradı
Manası kalmadı, değersizleşti
O yüzden sana bıraktım son cümleyi
İster merhaba de, ister elveda
Belki de o cümle bu iki kelime arasında gizli
