Konstantinapol'de bir sabah,
yolun düşse sahillere
ne sen tanırsın şehri
ne şehir bilir seni.
Ümit var olmak gerek lakin
Hudâ yardımcısıdır isteyenin.
İstediler demek ki çokça
Kılıç kuşananın at binenin.
Güç yetiremezsen merdivenlere
korkma;
başkası gidiverir senin yerine
belki on belki de yirmiliğe.
Haydi boşver şimdi.
Sallan Çamlıca'dan aşağı.
Yudumla şehri çay içer gibi
İnce belli bardakta, az şekerli.
Bak burası boğaz işte
koca dünyanın ilgilendiği.
Gemilerin dumanını çek içine
sobalarınki biraz zehirli.
Çamur olursa ayakların
Atla denize, bedava.
Suyu biraz kirliyse de
Açıldıkça daha temizdir hava.
İşte İstanbul burası...
Demedi deme...
Hem isi bol, hem isyanı...
YAŞAR ÇETİNKAYA