Yüreğimi sevgiye ve aşkı kapattığımı anladım. Kendimle nasıl savaştığımı ve kendime ne kadar kızdığımı fark ettim. Etrafıma devamlı olumsuz sinyaller gönderdiğimi ve bunun da bana geri dönüşünün bana nasıl zarar verdiğini gördüm. Şu birkaç gün içinde yaşadıklarım hayallerime ulaştığımın göstergesi. Kendimi nasıl da sıkmışım, kelimeler boğazımda düğümlenmiş sıra sıra dökülmeyi bekleyip duruyormuş. Yaşadıklarımı anlayacak bir yürekle karşılaşana dek fark edemedim aslında hepsinin küçük bir dev yığınından ibaret olduğunu.
Rahatlamanın kendini özgürce ifade etmekten geçtiğini bilir misiniz? Ağızdan dökülecek kelimeleri hiç sansürlemeden olduğu gibi akışına bırakmak. Beden dilini mimiklerle bütünleştirdikten sonra olanca yükten kurtularak dayanılmaz bir hafifliğe erişmenin verdiği hazzı yaşamak. Bazı insanların geçmişte ortak acılara göğüs gerdiğini gördükten sonra hayatın hiç de o kadar zor olmadığını fark etmek. Yaşanılan her şeyi zamanı geldiğinde tozlu raflara kaldırmak Eski kelimesini kullanırken ki anlam derinliğini yeniden keşfe çıkmak. Heyecanın olması gerektiğini yaşamak sonra geri kalanını idareli kullanmak. Sakin olmak herşeyden önemlisi. Sakinliği sessizliğin gölgesine düşmeden temkinle adımlamak. Cesaretle aptallığın eşdeğer yanlarını ortaya koyarak mantığın izinden yürümek. Aklın duygunun efendisi olduğunu öğrenmek. Daha nice fikre ev sahibi olan değerli insan. Sana ne kadar teşekkür etsem azdır.
Birçok insana gönül evini açan bir mekan. İçtenliğin ve insanlığın buluştuğu bir atmosfer durağı Sosyal Kitabevi. Her çeşit dünyayı içinde barındıran bir mekan. İçeri adım atar atmaz samimi bir tebessümle karşılaşmaya hazır olun. Doyumsuz sohbete merhaba diyecek zamanınız olur umarım. Yolunuz Kadıköye düşerse Akmar Pasajındaki Sosyal Kitabevine bir uğrayın derim.
Kim bilebilir belki kaybettiğiniz diğer yanınızı buluverirsiniz kitapların büyülü dünyasında.