KENDİ DÜNYANIZDA KAYBOLMAYIN
Hayatınıza yön verecek, önemli olayları içinizde tutmanın; size bir
şeyler kazandıracağını mı zannediyorsunuz?
Siz değerli okurlarım için hayatımızda yer bulan olayların başında
gelenlerden bir tanesi hakkında yaptığım gözlemlerimi baz alarak bu
yazımı kaleme alma ihtiyacı hissettim.
Karşınızda güvenebileceğiniz bir kimse bulamadığınızı düşünüyorsanız;
elinize bir kalem alarak paylaşımlarınızı kağıtlarla da yapmanız
mümkündür.
Çünkü sizin için değerli olduğuna inandığınız sırlarınız, yeri gelecek
taşıyamayacağınız ağır bir yük halini alacaktır.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer konu ise sizin için manevi değeri
büyük olan paylaşımlarınızın,başkalarının eline geçtiği anda kuşkusuz
aleyhinizde kullanılacağıdır.
Onun için diyorum ki sizinle ilgili hüzünlerinizi, sevinçlerinizi
paylaştığınız dokümanlarınıza sahip çıkmanın yolu, kaderinizi kıymet
bilmeyenlerin oyuncak etmesini engellemekten geçer.
Bilinmelidir ki güvenilirlik, insan hayatının manevi değeridir.
Bahsetmekte olduğum maneviyatın hiçe sayılması, yaşamımızın büyük bir
boşluğa sürüklenmesinin zeminini hazırlamaktadır.
Duygularımıza yön vereceğini düşündüğümüz hayatımız açısından büyük
öneme sahip olan hiçbir şeyi, içimizde tutmamamız icap etmektedir.
Bunu yaptığımız takdirde, kendimize verdiğimiz zararların telafisinin
mümkünatı olmayacağı bilinmelidir.
İçimizde tuttuğumuz her ne varsa bir şekilde dışa vurmalı; kendimizi
pimi çekilmiş, patlamaya hazır bir bomba halini almaktan kurtulmamız
bizim için en doğrusu olacaktır.
Bunun için de bize yük olduğunu hissettiğimiz her ne varsa döküp
indirmeli ve kalplerimizi üzerindeki ağır yüklerin altından
kurtarmalıyız.
Yaşamımıza dair tüm etkilerini hesap ederek içimizdeki fazlalıklardan
kurtulma eğilimi gerçekleştirilmelidir.
Sözü geçen eğilimlerin gerçekleşmemesi halinde, kendimizi ezilmekte
olduğumuz yükte hafif pahada ağır olduğunu düşündüğümüz yüklerin
altından kurtarmamızın mümkünatı yoktur.
insanoğlunun yapacağı tek şey, kendisi için değerli olduğuna inandığı,
sırlarını paylaşabileceği dostlara kapılarını açarak çekmekte
oldukları eziyetten kurtulma gayreti göstermeleri gerekmektedir.
Yaşamımızla alakalı bütün kararları başkasının onayına bırakmamız,
kendimizi içinden çıkamayacağımız bir ateşe atmamız anlamı
taşımaktadır.
Bahsi geçen ateşin içinde kavrulup yanmamak için yanlış fikirlerin
kafalardan silinmesine bir yol açılmalıdır.
Eğer izlememizi gerektiren yolun açılmasına önder olamazsak attığımız
adımların hiçbir manası olmayacağı aşikar.
Yanlış çizilen bir rota izlemek, dünyamızın alabora olmuş bir gemiye
dönüşmesine önder olmamız anlamına gelir.
Geçirmek istediğimiz her anımızda hafiflik hissetmek istiyorsak
aydınlığı görmek için çaba gösterilmeli, boşa kürek çekmekten her daim
uzak durulmalıdır.
Her yönü ile sizin istediğiniz yere çıkan yolun yolcusu olmak için
kendi çizmekte olduğunuz rotayı takip etmeniz gerekmektedir.
Yanlış yöne gitmeniz, size doğru yolu göstermesi için elinize verilen
pusulanın gerektiği şekilde kullanılmadığının işaretidir.
Başkasının hayatınız hakkında kararlar alarak sizi yönlendirmesine
izin vermeniz, her daim kendinize ait bir dünyanız olmayacağının
göstergesidir.
Hayatınıza yön verecek önemli olayları içinizde tutmanın, dünyanıza bir
şeyler katacağı zannı ile hareket etmemeniz gerektiği unutulmamalıdır.
Zihinlerinizi meşgul eden mantıksız fikirlerden boşaltmak için
elinizden gelenin en iyisini yapmaktan vazgeçilmemelidir.
![yazı resim](/storage/cache/images/b942309644f903d9cc7bebb0a740ad14_135639-00001.webp)