Korkmadan sevmek istiyorum. Kendimi vererek, koparak parçalarımdan yeni parçalar ekleyerek kendime, sevmek istiyorum. Çünkü biliyorum satın alınamayan çok az şeyin kaldığını dünya da ve bunların en değerli olanın sevgi olduğunu da biliyorum. Etiketlemeden hor görmeden yalnızca yürekleriyle görsün insanlar istiyorum sevgiyi. Memleket istiyorum hamuru sevgiden yoğrulmuş.
Yüreğim ağrıyor sevgisizliği gördükçe. Gördükçe çaresiz çocukları, evlerine ekmek götüremeyen babaların gözlerindeki hüzünü,içim bir başka acıyor. Memleketin her yanın da farklılığa tahammül edemeyen insanları, kavgaları linç girişimlerini görünce; lanet okuyorum kavgalara. İllaki dövüşülecekse barış için dövülsün,öldürülecekse illaki bir şey savaşlar öldürülsün. Sıkılacaksa bir kurşun, karanlığa cahilliğe sıkılsın. Memleket diyorum ,istiyorum ki Cahit Sıtkı'nın şiirindeki gibi olsun. Böyle memleketler kuruyorum kafam da. Böyle memleketler de neşeli türküler söylüyorum. Sonra sızılanıyorum.
Dedemin buğulu sesi geliyor aklıma. Eskiden diyor böyle değildi. Yalnızca tek cümle, gözleri pencerenin uzağın da. Sormuyorum eskiyi, şimdinin yalnızlığı sızatıyor içimi. En azından diyorum dedem dalıp gidebiliyor eskiyi. Oysa bizim sığınacağımız eskiler yok.
Yanlış zamanlar da doğduğuma inanıyorum. Ya da ben yanlışım zamanlar doğru bilmiyorum. Ana haber bültenelerinde izlediğim memleketi istemiyorum. Kardeşliğin yalnız dudak ta 3 hece olan bir kelime olmasına tahammül edemiyorum. Sevgi istiyorum içten sevgi.
Korkmadan sevmek istiyorum, korkmadan sevilen bir memleket istiyorum. Ve artık diretiyorum 'Kardeş kavgasına nihayet olsun'...