Karanfili Bırak Dönerse Senindir
Sana bir karanfil atıyorum, bin cerahat boşalıyor sokaklarından
aklarından yürüyenler var sıhhati farz kılan,
anlık nefretler değil bunlar, çağıldayan çığlıklar,
ay üstü alemden emir var yahut bir damla su boğacak
direnmek emir eri ölüm bir kul gözümde,
özünde iyisin belki ama sırf o yetmez
etmez beş para ciğerinin kokusu,
arıyorum yalnızlığında tavla oynayan ölülerin
karıncalardan kule yapıyorum şaheser misali bakıyorum
ağına düşmüşüm düş çağında bir örümceğin,
ömrünü ömrüme değişiyor, deşiyor ruhani tecrübelerimi,
ben sana bir karanfil atıyorum bir yağmur boşalıyor yer altından
altından insanlar altında yürekli aslanlar,
af diliyor Narcissus yansımasından,
kendi daha güzel kendinden
lakin güzellikten değil zuhur etmek
afyonu patlatıyor zihnimdeki ayyaşlık düşüncesinin
ve ben sana bir karanfil atıyorum tüylerim tapıyor ürpermelerine
eşine rastlanmayan kanlar doldukça ağzıma
dişlerimden konuşuyorum, susadıkça susuyorum
ve sana bir karanfil daha atıyorum
bir bıçak saplanıyor karnıma, acıdıkça gözlerini tutuyorum.