KALP KAPILARINI TERBİYE ANAHTARI AÇSIN
Terbiye; insan için aile içerisinde başlayan, okul hayatı ve sonrasında
devam eden bir eğitim şeklidir.
Yalnız bilinmelidir ki ;kaba kuvvet kullanmakla insanı terbiye edemeyiz.
Aksine insandan içinde bulundukları rüyalarını, kurdukları hayallerini
ellerinden almış olacağımız, akıllardan çıkarılmamalıdır.
Ben bu konuda büyüklerimizin dillerinden düşürmediği şu sözü, kaba
kuvveti tercih edenlere her daim söylemekten geri durmam.
Dayakla olsa idi; eşek, at olurdu. onun için hiçbir çocuğumuzu dayakla
eğitme yolunda yürünmemelidir.
Göz önünde olan bu gerçeği görmezden gelmek, hayatımızın telafisi
mümkün olmayan hatası olacaktır.
Çocuklarımızı şiddetle terbiye etmeyi tercih ettiğimiz anda onların da
kaba kuvvetin işe yaradığına inanmasını sağlamış oluruz.
Bizler, kendimizden sonra gelen nesillerin tatlı dille eğitilmesinde
etkili olmayı başarabilirsek hayatımızda yer bulan şiddet kuyusunu bir
daha açılmamacasına kapatırız.
Kendimden büyükler ve kendi devremdeki kimselere bu konu ile alakalı
fikirlerimi beyan etmeden geçmenin doğruluğuna inanmıyorum.
İnsanlara anlatmak istediğim şey, kalbini dilini terbiye etmeden bir
başkasını terbiye etmenin mümkün olmadığı gerçeğinin görülmesi
gerekmektedir.
Sözünü ettiğim gerçeği görmemek; önümüze bakmadığımızın, yola her
çıktığımızda havaya baktığımızın göstergesidir.
Bir mesai arkadaşımla terbiye konusunda muhabbet ederken arkadaşım,
peygamber efendimiz Hz. Muhammed (sallallahualeyhi ve sellem)in bir
sahabe ile olan konuşmasından bahsetti.
Bende bu muhabbet büyük bir etki yarattı ki; bu kadar olur, dedim.
Sizlerle de bu güzel muhabbette anlatılan konunun paylaşılmasını ve
sizleri bilgilendirmeyi uygun buldum.
Bir gün Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)e sahabeden bir tanesi
gelir ve sorar.
Ya Resulallah! Ben çocuğuma bir tokat vurdum, efendimiz şu cevabı
verir :Sen bu çocuğu baştan bozmuşsun. der ve bir şahsın kaba kuvvetle
terbiye edilemeyeceğine dikkat çeker.
Ailelerden özellikle ricam:Çocuklarınıza, genç evlatlarınıza karşı
şiddete yönelmeden terbiye etme yolunun geçtiğine inanmanız lazım
gelmektedir.
Sadece fiziki şiddetten bahsetmek doğru değil; elbette dilinizle
de şiddet uygulayarak evlatlarınıza eğitim vermeniz doğru olmaz.
İnsanların ağzından çıkan her kelimeye dikkat etmesi gerekmekte,
evladını terbiye edebileceği fikri ile küfür yahut manasız kelimelerin
geçtiği cümleler sarf etme yoluna gidilmemelidir.
Bu konuda yapmış olduğum küçük gözlemlerim, bana bu yazıyı kaleme almam
gerektiğini gösterdi.
Ben de sizleri bilgilendirmem gerektiğini düşünerek doğru olduğuna
inandığım fikirlerimi satırlara dökmekten geri durmadım.
Gerçekten gördüklerim duyduklarım insanların terbiye konusunda çok
yanlış bir yol izlediklerini gösteriyor.
İnanmadığınız bir yola çıkmanız halinde, sonunu getiremeyeceğiniz
hiçbir zaman unutulmamalıdır.
Biz; evlatlarımızın, eğitiminde başarıya ulaşamadığımız takdirde
kurumaya bırakılmış bir çiçek halini alacağından emin olunmalıdır.
Bahsi geçen olayın meydana gelmesinin en büyük sorumluluğunun yine
üzerimizde olacağı unutulmamalıdır.
Eğer aklımızdan çıkarırsak sırtımıza yüklenen ağırlığın altından
kalkamayacağımızdan şüphe duyulmamalıdır.
Bu konuda inandığım bir şey daha var: Terbiyesizliğin şiddetle yok
edilebileceği fikri, insanları çıkılmasına imkan bulunmayan karanlık
bir yola itecektir.
Kalp Kapılarını Terbiye Anahtarı Açsın
terbiye; insan için aile içerisinde başlayan, okul hayatı ve sonrasında devam eden bir eğitim şeklidir.