Bazı geceler kağıdımla dertleşirim...Kalemimin mürekkebi bitene kadar yazar da yazarım...Ama niye bilmem hüznüm bitmez...Herşeyin sonlu olduğunu bildiğimden mi nedir, hüznüm kelimelerden bir dağa benzer kağıdımın üstünde...Benim en birinci dostum defterimdir...Ona hatıralar yazmak isterim, ama yazamam...Onun yerine hüznümü anlatan şiirler, yazılar yazarım...Sanki kendim değilmişim gibi, bir başkasını anlatırmışım gibi...Bazen hayalimdekini yazarım, bazen gerçeğimi...Konuşmaktan efdaldir yazmak bana...Nefesimi yazarım, açlığımı ve susuzluğumu yazarım, duygularımı yazarım, en önemlisi duruşumu ve bakışımı yazarım...Bir felsefe ve misyondur yazmak... "yanmaktır "yazmak...Kelimeler ray olup sevgi trenini taşırken bir yürekten diğer yüreğe, lokomotiftir yazmak...O aşk, o istek içinizde olmazsa, yazmayın daha iyi...Yansıtmıyorsa duyguları yazdıklarınız, okunmazsınız...
Ey gece!...Seni hakkıyla yaşayamadım ben uzun zamandır...Geçmişin teeccüdlerinde kaldı dostluğumuz!...
Ey gece!...Özledim karanlıktaki ilham perilerinin ışıklarını...Ki aşkla yazdırırlardı bana!...
Ey gece!...Rabbimle yapayalnız kaldığımız kutsal anlarımı geri ver!...Kalbime nakşettiği aşkını da!...
Ey gece!...Sana dönüyorum, yıldızlarını gösterme bir başkasına!...Onları ben göstermeliyim arayanlara!...
Ey gece!...Kaybolmadan imsakla, doldur sakinliğini şu sabırsız başıma!...Lakin, kendini bana fazla alıştırma!...
Kağıdımla Dertleşmek
Bazı geceler kağıdımla dertleşirim...Kalemimin mürekkebi bitene kadar yazar da yazarım...Ama niye bilmem hüznüm bitmez...Herşeyin sonlu olduğunu bildiğimden mi nedir, hüznüm kelimelerden bir dağa benzer kağıdımın üstünde...