Hüzün Dolu Bir Geçmiş

Tam 35 yıldır bu evde yaşıyor, bu mahallede geziyordu. Dile kolay 35 yıl. Cahit Sıtkı Taranca’ nın dediği gibi, insan yaşamı denen yolun yarısı kadar. Kimler gelip geçmişti de bu mahalleden bir tek o kalmıştı mahallenin demirbaşı gibi.

yazı resim

Tam 35 yıldır bu evde yaşıyor, bu mahallede geziyordu. Dile kolay 35 yıl. Cahit Sıtkı Tarancı’ nın dediği gibi insan yaşamı denen yolun yarısı kadar. Kimler gelip geçmişti de bu mahalleden bir tek o kalmıştı mahallenin demirbaşı gibi.
İlk nefesini bu evde almış ve annesini sevince boğan yaşıyorum diyen ağlayışını bu evde yapmıştı. Onun doğuşunu tebrik etmek için ilk bu mahallenin insanları gelmişti evlerine. İlk oyuncağıyla bu evde oynamış okul çağı gelip okula başlayacağı zaman ilk gün heyecanını bu evde tatmıştı. Okulun o meşhur ilk günü erkenden kalkmış, kahvaltısını doğru düzgün yapmadan annesinin elini sımsıkı tutup okulun yolunu tutmuştu.
Daha neler yaşamamıştı ki bu mahallede Samet. Aşık olduğu kızı bu mahallede tanımıştı. Sevgilisiyle ilk bu mahallede gezmiş ilk masum öpücüğü bu mahallede vermişti. Sadece sevinç mi yaşamıştı bu mahallede? İstediği oyuncak alınmadığında, kolu kırıldığında ve en çok sevdiği kişi babası vefat ettiğinde hep bu evde ağlamıştı. Babası yokken askere gittiğinde sırtında Türk Bayrağı annesinin gözyaşları ve arkadaşlarının EN BÜYÜK ASKER BİZİM ASKER naralarıyla bu mahallede uğurlanmıştı. Burası onun için dünyanın içinde başka bir dünya olmuştu.
Sevdiği kıza bu mahallede evlilik teklif etmiş, düğünü yine bu mahallede yapmıştı. Çevresindeki evler yıkılırken komşuları değişirken o bu değişime inatla bu mahallede kalmıştı.Ama artık ona da yol gözükmüştü. Bir hafta önce belediyeden mektup gelmişti. Evi yıkılacaktı. Nedeni ise bu mahallenin lüks bir site için parsellenmiş olmasıydı. Tabi belediye Samet’e 50 milyar civarında para bırakacaktı. Ama bu para neyi karşılayacaktı ki? Bu evde doğuşunu mu okula burada başlayışını mı yoksa askere bura gidişini mi? Bu para ancak evin maddi karşılığını yansıtıyordu. Ya işin manevi tarafı ne olacaktı? Çöpe mi atılacaktı? Bu sorular ve yaşamını yarısının geçtiği bu mahalle neden şimdi aklına geliyordu? Ölüm döşeğinde olduğu için miydi acaba? Hayatı gözlerinin önünden bir film şeriti gibi geçiyordu. Ama film şeritinin 35 yıldan sonraki kısmı bozuk gözüküyordu.

Başa Dön