Ben aşkı; zemheri soğuklarda buldum!
Ocak tütüşlerinde... kedi sokuluşlarında.
Bir kupa şarapın, kızıla çalan renginde,
Altı is karası tasın, kaşıklanan çorbasında.
Kalın parmakların sardığı bir kaç nefeslik cigarada,
Tavanlara asılı kalan dalgın bakışlarda buldum!
Ben aşkı; el değmemiş baharlarda buldum!
İlk açan çiçeğe konan kelebeğin zerafetinde.
Hilalin durgun göllere gülümseyen yüzünde,
Ilık ılık esen meltemlerin, dudaklarımı öpüşünde.
Saçlarımı okşayan ellerinin,bedenimi titretişinde,
Her vuslatta yeniden doğuşumuzda buldum!
Ben aşkı; sevip sevilmeyenlerde buldum!
Yazılmış destanlarda.... yakılmış ağıtlarda.
Gitipde gelmeyeceklerin ardından sallanan mendillerde,
Kara trenlerin acı acı çığlık attığı peronlarda.
Masallardaki kaf dağının ardına gizlenmiş hasretlerde,
Ben aşkı; aşk için çarpan yüreklerde buldum!