Hala Orada Olabilir...

yazı resim

çarşının en aktif caddelerinin birinde hemen köşe başında yarı kapalı, yarı açık alanda hizmet veren bir cafenin bahçesinde, hasır sandalyede öylece oturmuş, adeta bir resim, yada donmuş bir an gibi duran bayana takılır gözlerin birgün.Bu sahneyi ya hayallerinde yada gerçeğinde yaşarsın hayatında bir kez de olsa. 35 i yakalamış mı desen, 35 dayanmış mı farketmez. Ama ''belli ki orta yaş ona pek yakışmış ''diye içinden imrenee imrenee geçirirsin..Sonrada kıskanmaya başlayacaksın sanıyorum. Yanına oturmayı ve gözlerinde muhabbet bulmayı hiç bu kadar istemedin daha önce, daha önce bu kadar cesur değildin zaten. Her zaman ki yanaklarına yayılan o çekici tebessümünle yaklaşacaksın ve merhaba demek sana ne kadarda güzel geldi önce bunu farkedeceksin. Hayatında heyecanla verdiğin en nadir selama birazda hüzün, hasret, burukluk karışınca en özlediğin selam olduğunu anlayacaksın. Ve selamın karşılık bulacak. Nasıl bulmasın, O'nda hasretten, heyecandan, burukluktan eser kalamdı mı sanıyorsun. Hafifçe ayağa kalkacak ve başını da öne eğercesine selamını alacak. Artık bu geçen yıllara naz etme zamanıdır. Dünyanın sonuna kadar oturup konuşsanızda soacağın ve cevabını umduğun konu tek.. Diğer muhabbetler sonra onu hatırlamak için birer besteye dönüşecek kulaklarında.. Sen sadece aklındaki soruya odaklanacaksın, çünki anlatacakları onun hayatı olacak, onun anları, onun duyguları, sen ise kendinden birşeyleri aradığın bu selamın ardında soruna cevap bekleyeceksin -'mutlu musun?
O kendinden emin görünsede seni kandırmayı başaramadı hiçbir zaman yine malup, yine zayıf görünecek sana ve _mutluyum diyecek sesnin en titrek haliyle ve nefesinin en bitkin halvetiyle. İnanmayacaksın. İçindeki kendin yüzünden inanmayacaksın. Ama o gerçekten mutlu..

Yorumlar

Başa Dön