Firar edeceğim,
Umulmadık bir anda.
Ne dostlarım ağlayacak,
Ne düşmanlarım sevinebilecek.
Anam, yetimliğime yanamayacak.
Babam öksüzlüğümü bilmeyecek.
Üşüyen bir teneşirden,
Kollarım yana düşmüş gireceğim toprağa.
Kurtulacağım,
Kemliklere mâni olamadığım dünyadan.
Belki **Hanya'dan geçeceğim,
Belki *Konya'dan...
Aşamasam da başı dumanlı dağlardan.
Dağları yüreğimde bulacağım.
Ayağım tökezleyecek de düz ovalarda,
Yalnızlığın nasır tutmuş siperinde,
Münker Nekir'i bekleyeceğim.
Rahmet kırıntılarına bel bağlayacağım.
Ayazda kalmış kuşların.
Ekmek kırıntısı umduğu şiddetle.
Sonra,
En zayıf anımda;
Nadanlara,
Ancak yüreğimde buğzedebildiğim,
Hâlim gelecek aklıma.
Sana geleceğim,
İçimde pişmanlıklarla,
Bütün günahkârlığımla.
Etrafıma bakamadan,
Dikenli bir cılgadan.
İşte o zaman ey rahmeti sonsuz!
Beni toprağınla sarmaladığın gibi.
Rahmetinle de sarmala...
Ank.10.10.2006
İbrahim Kilik
*"Bu iki yerleşim merkezi Türk Coğrafyasının İki ayrı(zoraki ayrılmış) kenti. İkisi de bir birine hasret kalmış. MerhumYahya Kemal'in deyişiyle .Biri hudutların ötesinde, biri ülkemin yüreğinde. Hani bir de deyimimiz var :Hanyayı konyayı görmek veya( öğrenmek) diye. **Hanya. bir zamanlar bizim olan bizden koparılmış Girit adasında bir yer. *Konya Türkiyenin orta yerinde "Gez dünyayı gör Konya'yı" dedirtebilmiş bir kentimiz.