Ruhum modernlik adına bir esir, bedenim isteklere mahkum...Aklım; ruhum ve bedenim arasında sıkışmış kayboluş...Peki ben nerdeyim?
Nerde aramayalım kendimi, ben olmak adına... Ben özgür mü? Özgürlük var mı?
Varsa ruhum, bedenim, aklım neden özgürlüğe hasret...Kendi isteklerini değil başkalarının isteklerini yapıyor...
Ahh gerçekler, toplum değimiz farklı çevrelerin görüşleri hangisi gerçek? Ne, kime göre
toplum...Toplum, yok ki böyle bir kavram, belki çevre evet çevre ama toplum değil...
Biz nerdeyiz bu tabloda? Bulunduğumuz çevreden mi ibaretiz yoksa tüm çevrelerden mi?
Onlar bizden ya da biz onlardan haberdar mıyız? Ruhum gene bir iç çekişte, aklım anlama
yarışında, bedenim kalbimi yaşatma savaşında...
Varlığım bir savaş veriyor...