Tiradı devasa hüznün
gelincik mavisi suları
ve sıradanlıkla dehşet saçan
büyük beyaz binanın kara sınırları
Hain hece truva atı kuşkusunun
kelime kirlendikçe ses telime yerleşiyor karanlığı
dinlenen oyuklarda büyür
güvercinlerin kavgası
Sarıyor bak
o eski, o unutulmuş kaç taneyse anahtarı
aşkı zimmetine geçirme telaşı
Güzeldin;
soğuk sularda yüzerdin
Pimpirikli birkaç soru, dejavu
kahverengi
sersemligi çocukluğun
Sonbahar gelince komaya girerdin!
Hatırlar mısın bilmem
Bir gün ziyarete gelmiştim
Sana kitap okudum
Güzeldin!
Her yeni doğumda ağlardın
bazen gözlerinden cenin çıkardı, kan akardı, tatar bebekler sıçrardı!
seni çok fazla göremedim
seni çok fazla sevemedim
düşünmesi yasaktı,anla!
Her yeni doğumda artardın
tutardın içindeki cinsiyeti
turuncu sokağa gelince arkası dönük yıkardın
ben bilmem daha fazlasını
fizik kuralları düşünsün
cingöz müteahhit düşünsün
duvarların sert anayasası
yine de soruyorum
düşlerimi geçirecek mi kızlık zarları