Düşünce (!) Den Notlar

Kendini, kendi benliğinden, bencilliğinden, kendinden kurtaramayanların, ne kendisine, ne de bir başkasına faydası dokunamaz.

yazı resimYZ

Okuduğum bazı eserlerden ilhamla kendime aldığım notları paylaşmak istiyorum.

Bir konunun uzmanı kişilerin, diğer alanlara ilgisiz ve bilgisiz kalışı, uzmanı olduğu alana da gölge düşürür.

***

İyimserlik (optimizm) gerçek ve sahte olmak üzere ikiye ayrılmalı. Eğer biri, hakikati sahte iyimserlikle manipüle ediyorsa, onun gerçek tüm iyimserlikleri de gerçekliğini yitiriverir.

***

Kendini, kendi benliğinden, bencilliğinden, kendinden kurtaramayanların, ne kendisine, ne de bir başkasına faydası dokunamaz.

***

Ya kültür, yeni medeniyetini üretir, ya da medeniyet o kültürü tüketir. (Fortune, Temmuz, 1942)

***

Bir odanın havalandırılması, güneş ışığı alması için duvarı, pencereleri yıkmaz; perdeyi aralar, pencereyi açarız. Tehlikeye davetiye çıkartmamak için pencereye cam takar, perde asar, daha da korunaklı olması için demir parmaklıklar taktırırız. Bugün, insanlık kendi hayatını havalandırmak, aydınlatabilmek için izmlerin çekiç darbeleriyle duvarlarını yıktığını düşünüyorum! Bana göre insanlığın üşümesinin, korkmasının, utanmasının sebebi biraz da bu yüzdendir.

***

Sadece birey olmak, kum tanesi olmaktır Şahsiyet olacaksın. İnci tanesi gibi, işlenmiş elmas parçası gibi, evreni ruhunda taşıyan bir terkip cevheri gibi Cemil Meriç kültürü, kültürlü insanı böyle tarif ediyor Demek istediğini toplayacak olursak; Kültür, bireyi şahsiyet yapan her şeydir. diyebilir miyiz?

***

Yeni bir fikrin altını dolduramayan, hiçbir idealin yenilikçisi ve gerçekleştiricisi olamaz.

***

Kendiyle yeterince konuşamayan, başkalarıyla çok konuşur ya da kendiyle çok konuşan, başkalarıyla çok konuşmaz.

***

Çoğu arkadaş: köyümü ve doğayı özledim diyor. Aslında herkes köyünü değil, özünü özlemiş sanki.. Köye duyduğumuz özlem, burnumuzun direğini sızlatıp, yüreklerimizin yükünü paylaşıyor artık tüm metropollerde.

***

Rousseau: Hürriyet esaretten daha ağırdır. diyor. Öyledir. Peki Hz. Ömer ne diyor: Zorlukla ve kıtlıkla denendik, sabredebildik; bolluk ve refahla denendik, sabredemedik.

***

Düşünce suçu çocukluğumdan beri bana saçma sapan ve anlamsız gelmiştir. İmkanım olsa ülke de düşünene suç isnat etmez tersine düşünmeme ve düşündürmemeyi suç kabul eden bir yasa çıkartmak isterdim.

***

Gerçek öğretmenler, kendini, kendinin öğretmeni yapan ve bu deneyimi öğrencileriyle paylaşan kişilerdir.

***

Üç bin yıllık geçmişinin hesabını yapamayan insan günübirlik yaşayan insandır. diyor sayın Goethe!
Bu süre biz müslümanlar için 1500 yıl olarak baz alınmalı ama içinde tüm zamanlar da kodlu olmalıdır.

***

Bir şiir saf olamaz. Bir şiir; ya ham, ya da has olur.

***

Bilgi yoksunu değil, düşünce yoksunu bir milletiz. Zihinlerimize giydirdiğimiz ideolojiler yüzünden hem bilginin hem düşüncenin gözleri yaşlı. Oysa bilgiye dayanarak düşünmek ve düşünerek öğrenmek esas olsa bunca saçmalığı hiç görmez, yaşamamış olurduk.

***

Kurnazlık denilen küçük zekâ ile büyük meseleler çözülemez. (Peyami Safa)

Bir psikopat çok zekî olabilir. Ama akıl hastasıdır! (Attila İlhan)

***

Nefsimize dokunan her şeyin dokunulmazlığı var! (Onları, tartışmalardan değil, kendi vicdanımızdan bile uzak tutmak istiyoruz. Niye?)

***

Bütün canlılara ölüm korkusunun bir korunma içgüdüsü halinde verildiğini; bunun bir yok olma korkusu değil, ölüm anı korkusu olduğunu söyleyenler yanlış yapmıştır.
Nasıl mı?
Hayvanlar ölümü bilmez; onlar bir tehlikeyi fark eder. Ölümün şuuru olmadan korkusu olabilir mi? Olamaz! İnanmayan insanın hali için de şu sözü hatırlatmak gerek: Cehenneme de razıyım. Ben HİÇ OLMAKtan korkuyorum. İnanmayanları, tabiata kutsallık izafe etmek gibi, eserlerde yaşamak gibi, Reenkarnasyon gibi devamlılık arayışlarına sevk eden şey bu korkudur.

Evet, bu haftanın IQ testini de böylece tamamlamış olduk.
Kalın sağlıcakla

Başa Dön